Zamanın durduğu değil; aktığı yer : Küba
Küba maceram Nisan ayında aldığım “Hayalim Küba” konulu bir emaille başladı. Genelde reklam kokan emailleri açmam bile ama konu hayalim Küba olunca ve gerçekten de hayallerimden biri Küba’ya gitmek olunca açtım emaili. Çok içten bir emaildi ve bir projeden bahsediyordu. Bu yüzden de fiyat diğer…
Sevgili Baba…
Soroptimistlere, yazacağıma söz verdiğim UNESCO davet mektubunu yazmak için sabahın erken saati oturuyorum bilgisayarımın başına. UNESCO Türkiye Millî Komisyonu XXVI. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı’na gönderilmek üzere yazacağım mektubu. Stoklarımda nadir zamanlarda kullanmak üzere sakladığım afili kelimelerden seçiyorum girizgâhı. Kongreyi anlatan bir iki cümle konduruyorum ve…
Arkamda Ben Varım!
1998 senesinde iş hayatımın en başarılı olduğu dönemindeydim. Kırtasiye ve Bilgisayar sarf malzemelerini büyük, orta, küçük şirketlere, bankalara ve devlet dairelerine pazarlayan bir şirketim vardı. Kurulma aşamasındaki dileğim şirketimi güvenilir bir hale getirmek ve müşterilerimin daima bu hisle sipariş vermelerini sağlamaktı. Bunun alt yapısını oluşturmak…
Bir Şarkının Çağrıştırdıkları
Ellili yaşlarının sonuna gelmiş adam yoğun ve yorgun geçen bir iş gününün sonunda ofisindeki koltuğuna oturdu. Biraz müzik doğrusu şimdi iyi giderdi. Bilgisayarında bir video paylaşım sitesini açtı ve arama motoruna şu iki kelimeyi yazdı:”Kapıldım gidiyorum“. Ekrana düşen sonuç kendisi için de son derece sürprizdi….
Mazlum Kendi Zalimini Yaratır
Sendikacı olan babası pek de evde olmazdı. Öyle her baba gibi sabah gidip akşam gelen biri olmayı isterdi belki de olamazdı. İşçileri örgütleme veya sendikanın ilgili şubesini yeniden düzenleme çalışmaları çerçevesinde sık sık seyahat ederdi. Babası ile ilgili ilk anısı yine annesinin aracılığıyla anımsadığı bir…
Anlamlı Tesadüfler
Birbirinden bağımsız gibi görünen ama bir an için dikkatle bakıldığında güçlü bir bağlantısı olduğunu fark ettiğiniz ‘anlamlı tesadüfler’iniz olmuştur mutlaka. Sözlük karşılığını ‘Şans eseri değerli birşeyler keşfetme yeteneği’ olarak bulabileceğiniz Serendipity kavramının ‘Anlamlı Tesadüfler’ başlığı altında yer alması gerektiğini düşünüyorum. Yıllar önce tesadüfen(!) bu kavramla…
Üç Vakte Kadar Öleceğim!
Bir gençlik pazarı. Cıvıl cıvıl içerisi. Her çeşit insan, her çeşit ürün var. Takılar, tişörtler, mumlar, bebekler, makyaj malzemeleri, el emeği göz nuru eşyalar, kocaman bir müzik kutusu… Her şey ama her şey… E, bu dekora uygun olarak bir de falcı! Öyle böyle değil ama……
Anne Olmaktan İstifa Edebilir miyim?
Çocukken, şu an kendi kızımın yaşında ne kadar güldüğümü ve hatta herşeye kikirdediğimi, bu yüzden bazen azar işittiğimi, temizlik kurallarını es geçip bundan dolayı hiçbir sorumluluk hissetmediğimi, sabahtan akşama kadar oynasam yemek yemek istemediğimi, yatağımı ister toplayıp ister toplamadığımı, arkadaşlarımın arasında onları bezdirecek denli çene…
Bir Dostluk Öyküsü
Yıllardan 1963… Sonbahar… Dünya tarihinde önemli bir sonbahar. Kennedy vurulmuş, dünya bu suikastla donup kalmıştı. O sene aynı zamanda Ankara Koleji tarihinde de önemli bir dönüm noktasıydı. Yıllarca duvar arkalarından birbirlerini izlemiş, sokaklarda tanışmış; ama okulda ayrı binalarla ayrılmış kızlar ve erkekler artık eğitimde birleşecek,…
‘Susurluk’ Aydınlanıyor
Susurluk siz de neyi çağrıştırıyor? Kara kara gözlükleriyle yıllarca medyada okuduğumuz karanlık ilişkiler yumağı içindeki insanları, çeteleri, mafyayı mı; yoksa bu ilişkilerin ortaya çıkmasına sebep olmuş bir trafik kazasını mı; veyahut geçen bayramda evinize dönerken durup yediğiniz tost-ayran ikilisini mi? Benim için Susurluk, burada olacağı…
Ye(dim), Dua et(tim), Sev(dim)
Merhaba! Ben, Çekirge. Hani 4,5 yıl boyunca Hürriyet’in Kelebek ekinde, ‘marifet, dağa çıkıp ermek değil, şehir hayatının keşmekeşi içinde iç huzurunu koruyabilmek’ diyerek türlü çeşitli yazılar yazan fani… 2007’de Hürriyet grubundan Akşam’a transfer olunca yazılarıma ara vermek zorunda kaldım. Eve dergisini çıkardım. Ancak maalesef 2008…
Ne Yaptın Yoldaş Li?
Geçenlerde Singapur’a gidip bir hafta kalan bir arkadaşımla görüştüm. Benim yazdıklarımı okuyup, ilginç tiplerle karşılaşacağını zannetmiş, fakat tura katıldığı için sadece turistik bölgeleri gezmiş. Ayrılmadan bir gün önce bir sahafta benim bir yazımda bahsettiğim “Singapur’un bilinmeyen yüzü… Yeni Revizyon ” kitabını tesadüfen bulmuş. Uçakta dönerken…
Sözde Ghana Prensi
MSN ile tanışmam, yaş itibariyle biraz geç olmuştu. Tanıştığımda ve kullanmaya başladığımda ise, çok geride kaldığımı fark etmiştim. Çoğu yağız Türk genci, ben “ne yazsam hmmmm?” şeklinde düşünürken, “Seksibekar85”, “çıkartmadaniki” , veya “darbelimatkap” gibi iddialı nickname’ler ile aynı anda 5-6 kişiyle yazışıyorlardı. Hatta bu gençler…
Keşke ‘Geride Kalsa’ Modernlik
Bayramları büyükşehirde geçirmekten nefret ediyorum. Aslında büyükşehirde yaşamaktan da pek hoşlandığım söylenemez. Kendimi yalnız hissediyorum bu kocaman yerlerde; Ankara’da da böyle hissettim, İstanbul’da da, İzmir’de de. Ben çocukluğumun mahalle ve apartman kültürünü özlüyorum. Ama bizler, gittikçe o kültürden uzaklaşıyor ve “modern yaşam konutları”nda kendimizi yalnızlığa…
Bodrum’da İki “Çakma” Amele
Babam zamanında Bodrum Gümbet’ten yazlık almıştı… Güzel bir plajı ve güzel bir denizi vardır, milyonlarca insanı barındıran güzide bir tatil kasabasıdır Gümbet… Ama nedense sevmem, sevemedim şu Bodrum’u bir türlü. Üstelik de en “hızlı” zamanlarım da orada geçmiştir. Babam bizi sürekli Melek plajına götürürdü. “Bak…
Bir ‘Saklı Tarih’ Hikayesi
Mısır Havayolları’nın sıkış tepiş 737’si Akdeniz’i geride bırakmış, Nil deltası üzerinde alçalmaya başlıyor yavaş yavaş. Sağımda, More Travel’ın sahiplerinden Günnur Ayar oturuyor; onun sağında, cam kenarında da, kuşbakışı İskenderiye’yi seyre dalmanın keyfiyle yüzünde güller açmakta olan DerKi editörü Hasan Çeliktaş (a.k.a “Sonsuz”). Kısa bir süre…
Stajyer ve İlaçlar
Stajyer doktorluğumun ilk zamanlarıydı. Adımın önüne “Stj. Dr.” yazmanın gururuyla etrafta arz-ı endam eyliyordum. Bu dönemde nöbetler çok öğreticidir. Teorik bilgilerinizi pratikle harmanlamak için bulunmaz bir fırsattır nöbetler. Bende ilk kez nöbete kalıyordum. Hastanenin ön kapısı mahşer yeri gibiydi, hastaların biri gidiyor, biri geliyordu. Bunlardan…
Bir Zeki Müren Anısı
Biliyorsunuz o yıllarda rahmetli Zeki Müren Bodrumda ikamet ederdi. Lakabı ise “paşa”ydı. Akşamüstü 6-7 sularında Barlar Sokağı’ndan mahiyetindeki birkaç korumasıyla geçer, kendisine sevgiyle bakan kişilere gülücükler ve de reveranslar dağıtırdı. Akşam yemeğini yediği klasik mekan ise şimdi artık kapalı olan meşhur Han restorandı. Barlar Sokağı’ndan…
Bir Yeniyıl Nostaljisi
Her yeni yıla girerken, içimi hem buruk bir acı hem de hafif bir korku kaplar. Korkunun nedenini benim sadık okuyucularım iyi bilirler. (“Noel Baba’nın Geyikleri” adı yazımda derin bir şekilde bahsetmiştim.) Her yeni yılda mutlaka başıma bir kaza gelir o yüzden saçma sapan bir şekilde…
Seni Sonsuza Kadar Seveceğim
Benim lisedeyken hiç kız arkadaşım olmamıştı. Ama bir tane arkadaşımı ailemle daha doğrusu anneannemlere tanışmaya götürmüştüm. Zaten o da tek olduğu için uzun yıllar etkisi bitmedi. Kız, beni arkadaşı olarak görüyordu muhtemelen ama ben ne hayaller kurmuştum, hatta anneannemler de ne hayaller kurmuştu o kız…