Bu herkesin duyduğuama kimsenin bilmediği bir hikaye aslında. Sayısız kitaba, filme, belgesele, makaleye konu olmuş bir hikaye. Bu ikilinin hikayesi casuslar, polisler, gangsterler, dolandırıcılar, aktörler, metresler, aşıklar, psikanalistler tarafından sürekli izlendi, gözlendi ve kaydedildi. Marilyn Monroe ve John Fitzgerald Kennedy aşkı hep mırıldandı ama gerçeği asla anlatılmadı.
FBI, CIA, Mafya, KGB, özel dedektifler sürekli dinlemedeydi. Hem JFK suikasti, hem Monroe-JFK aşkı başından sonuna kadar izlenmesine rağmen adeta bir efsaneningizemleriyle süslenerek sunuldu bugüne kadar. Yaşananların tüm detayları kayda alınmış olsa da, hiç kimse bunları açıkça ortaya seremedi.
Bu hikayenin mahrem yüzünün ortaya çıkması için François Forestier’nin inatçı merakı ve sabırlı araştırması gerekiyordu. Fransız gazeteci Forestier, bu ilişkinin gizli kalmış tüm detaylarınıüç yıl süren araştırması sonunda sayısız belge,hatıra, tanık ve kayıta dayanan kitabıyla kısa birsüreönce ortaya serdi. 20. yüzyılın iki ikonundan ABD Başkanı John Fitzgeral Kennedy veMarilyn Monroe’nun gerçek hikayelerini Forestier’nin“ Marilyn ve JFK” kitabından izliyoruz.
Baba Kennedy’nin karanlık ilişkileri
Baba Joe Kennedy istediğini elde eden bir adamdır. Servetini alkol kaçakçılığı, Meyer Lansky ve Frank Costello gibi gangsterlerle kurduğu ortaklık üzerine bina etmiştir. Her şeyi yapmaya hazır bir karakterdir. Karar vermiştir: Büyük oğlu Joe Jr. Politikaya girecek ve ABD başkanı olacaktır. Joe’yu kaybedince bu işi sonraki oğlu John ile gerçekleştirecektir.
Katolik ailesinden cinselliği öğrenmeyen John Kennedy daha 11 yaşında teknelerinde babası ile aktrist Gloria Swanson’un yatak sahnesine şahit olur.Katolik okulundan yetişme JFK, bu şokla kendini denize atar ve yüzmeye başlar. Boğulmanın eşiğine gelen John’u yetişen babası kurtarır. Yıllar sonra bir arkadaşına ifade ettiği “Hollywood’daki bütün kadınları becereceğim” düşüncesi o günden bilinç altına işlemiş olmalıdır.
Norma Jean olarak doğan Marilyn akıl hastanesinde yatan bir annenin kızıdır. Küçüklüğü hayırsever ailelerin insafına kalmış, terkedilmiş, tartaklanmış, sarsılmış bir çocuktur. Evlat edinildiği ailede daha 11 yaşında tecavüz tehlikesi geçirir. Tam bir duygusuzluk çölünde yaşamıştır. 16 yaşında komşularının oğluyla evlendirilir. Zamanla en etkili silahınıkeşfedecektir: şehvet!.
Her şey Başkan Franklin’in Baba Joe Kennedy’yi Londra’ya elçi olarak atamasıyla başlar. Bu göreve rağmen Baba Kennedy, ülkesinin değil menfaatini peşindedir. Bir yandan başkanlığa yürümek isterken, öte yandan tam bir savaş fırsatçısı olarak işler yapar, servetini büyütür. Ama bu uzun sürmez, Franklin onu görevden alır ve siyasi kariyeri biter. Ancak o yoluna oğullarıyla devam edecektir. Baba Kennedy’nin dosyası FBI ve OSS’ye de gelir… FBI başkanı Hoover, Almanların savaş finansmanına katılan Kennedy’nin dosyasını hemen kullanmaz, zamanını bekler. Artık baba Kennedy’nin faaliyetleri sebebiyle tüm aile ciddi şekilde gözlenmeye başlamıştır.
JFK ayrıca Danimarkalı sevgilisi İnga’nınşüpheli Nazi ilişkileri sebebiyle 1941’den itibarenyatak odasına kadar izlenmektedir. Babasının zoruyla takipteki ilişkilerinin sakıncalarından korunmak amacıyla yazıldığı donanmada 1943’te Salomon adalarında batan gemisini en son terk eden bir savaş kahramanı olarak anılacaktır John F. Kennedy.
Marilyn’i fark etmesinden altı ay öncebabasının isteğiyle evlenen JFK, bu evliliğin zevahiri kurtarmak için yapıldığının pekala farkındadır ve bundan gocunmaz. Karısı Jackie dışarıya verilecek fotoğrafın bir unsurudur aslında. JFK’nın ahlakı babasından kopyadır: ona göre ahlak rahipler, keşişler için gereklidir, Kenedyler için değil. İleride 7 aylık hamile karısı düşük yaparken bile JFK Riviera’da yatla tatile çıkmış seks, deniz ve güneşten istifade etmektedir. Düşük haberini ulaştırılırken telefonda cevabı “Sanırım tatilim burada bitmek zorunda” olacaktır.
JFK yeni senatör olmuştur ve kendini tanıtmakla meşguldur. Babasının direktifleriyle başkanlığa giden yolda yürümektedir.Jackie ile evli olmasına rağmen balaylarını başkalarıyla geçirmeye ara vermemiştir. Hollywood’da kızların peşinden koşarken katıldığı partilerden birinde Marilyn ile tanışır. JFK, seks harmanlı partilerin müdavimidir. O sırada evli olan Marilyn tanınmış mafyaların ortağı, kara para aklayıcısı Joe Schenk’in metresidir. Schenk’in misafirlerine sunmak üzere topladığı bir kızlar ordusu da vardır. Marilyn de başta bunların arasındadır.
Parti kızı Marilyn
Marilyn daha meşhur olmadan Schenk’in adamlarından birinden aldığı referans mektubuyla casting bürolarını sıkça dolaşmıştır. Onu ilkişe alanlardan casting direktörü Ben Lyon şöyle der . “Bu kız harika oral seks yapıyor”. Bu şekilde Marilyn bir daha hiç çıkamayacağı bir dünyaya da ayak basmış olur . Marilyn önceleri her şeye hazır bir parti kızı olarak , yataktan yatağa sürüklenerek ayakta kalmayı başarmıştır. Bu devre Marilyn’in ağrı kesici, uyku hapı ile başlayıp, daha ileri seviyede hapları da ağzına tıkıştırmaya alışmasının başlangıcı olur.
Marilyn, şöhrete ulaştığı zaman günde 25 bin mektubun geldiği bir yıldıza dönüşür. Amabaşını döndüren para değildir. Zafere düşkündür. Yıldızların yıldızı olmak istemekte, saygı ve itibar düşlemektedir. Ancak zaman geçtikçe ikili bir kişiliğe dönüşecektir: istek üzerine göz kamaştırıcı ve seksi Marilyn Monroe olmakta, kalan zamanında ise kendine acıyıp, hor gören, yıkanmayan ve bir sürü kimyasal madde tıkıştıran Norma Jean olmaktadır. Böylece yavaş yavaş ruhunu kaybedecektir. Gördüğü psikanaliz ona çare olmaz.
JFK ile tanıştıkları sırada hayatına giren yüzlercesi içinde onu tek sevenerkek olan Joe Di Maggio ile evlidir. Di Maggio’nun tuttuğu dedektif Fred Otash’ın gözü ise Marilyn ölene kadar onun anahtar deliğinde olacaktır. Otash, tüm Hollywood’un gizli sırlarını bilen şantajcı bir dedektiftir. Bir özelliği de FBI için çalışmasıdır. Otash bununla da kalmayacak ilerleyen yıllarda Kennedylerin evine de dinleme cihazı yerleştirecektir.
İstihbarat ve takip faaliyetlerinin hedefinde olan sadece Kennedyler değildir şüphesiz. Neredeyse dönemin tüm etkin aktörleri izleme ve kayıt altındadır. Hatta ileride Kennedy suikastı tetikçisi olacak olan Lee Harvey Oswald KGB tarafından izlenmekte, Oswald’ı öldürerek JFK suikastı soruşturmasını akim bırakacakolan Jack Ruby Dallas’ta IRS ve ABS Hazinesi tarafından izlenmektedir. Baba Kenedy’nin iş yaptığı Mafya bağlantısı Giancana, dönemin sendikacısı Hoffa ve daha pek çok kişi takip altındadır.CIA karşı casusluk şefi James J. Angleton baba Kennedy ve onun gölgesinde hareket eden mafyacıları takibe devam etmektedir.Kısacası herkes birbirinin peşinde ve birileri tarafından izlenmektedir.
JFK’nın her Hollywood’a gidişinde özel işleriyle aktör dostu Peter Lawford ilgilenmekte, organize etmektedir. Lawford daha sonra Kennedylere damat da olacaktır. JFK’nın da müdavimi olduğu seks safarileri düzenler Lawford. Marilyn ile gizli buluşmalarını da o ayarlayacaktır.
JFK aile serveti sayesinde edindiği sayısızsevgilisinin arasına meşhur yıldızlar Lee Remick, Tempest Storm ve Audrey Hepburn’u de eklemekle meşguldür. Bunların farkındaki karısı Jackie ayrılmak istese de, kayınpeder oğlunun kariyeri için felaket olacak bu boşanmayı engeller.
Marilyn sonunda kendine entelektüel bir sevgili de bulur. Bu Elia Kazan’ın yakın arkadaşı yazar Arthur Miller’dir. Sosyalist Millerle ilişkisi 1955’de CIA’in Monroe için bir dosya açmasına sebep olur.
FBI ve özel dedektiflerden sonra sonunda 1955’de Kennedy’nin arkasına CIA de takılır. JFK’yı izleme görevi CIA’in iki numarası Angleton’a verilir. Angleton her taşın altında KGB arayan paranoyak bir tiptir. Doğal olarak JFK’nın yanına bir de Marilyn dosyası açmak durumunda kalır. Zaten Arthur Miller ile evliliğe gidenilişkisi yüzünden sakıncalılar arasına girmiştir. Ancak Angleton daha başkan olmamış Kenedy’yi izleme işinde yalnız değildir. Aynı şeyi KGB de yapmaya başlamıştır.
Kennedy-Monroe aşkı derinleşirken
Salt bir seks ilişkisi olarak süren Marilyn ile JFK aşkı, bir süre sonra şekil değiştirmeye başlar. O zamana kadar her ikisi de istedikleriyle beraber olarak sefih bir hayat sürmekteyken, aralarındaki ilişki yavaş yavaş özelleşmeye başlar. Pacific Cost Highway’deki villa’da yine Lawford’un organize ettiği buluşmalardan birinde, plajda sarmaş dolaş dolaşan iki aşığın arasında geçicilikten uzak bir yakınlaşma doğmaya başlar. Zirve’deki yıldız ile yükselen senatör’ün yolları çakışmaya başlar. Bu sırada Miller ile evlidir Marilyn. Ancak kullandığı haplar ve psikolojik durumu yüzünden insani açıdan düşüşe geçmiştir. Sadece seks ile ve seks için yaşıyor gibidir. Adelai Stevenson’a göre JFK da farklı değildir: “zamanının yarısını kadınları düşünerek, diğer yarısını da onlarla yatarak geçiren birisidir.”
Bu sırada Kennedy başkan olmaya hazırlanmaktadır.1957’de Time dergisine yılın dahi demokratı olarak kapak oluşu bu hazırlık sürecinin önemli bir parçasıdır. Bukapak için babası Time’ao zamanın parasıyla 75 bin dolar ödemiştir.
Politika’da yükselen JFK, bir de kitap yayınlar “Profiles in Courage”. Büyük başarı, itibar ve bir de Pulitzer ödülü getiren kitap’ta gerçekte başlıktan başka şey yazmamıştır Kennedy . Kitabın gerçek yazarı ise arkadaşı Ted Sorensen’dir.
Kennedy kardeşlerden Bobby önemli bir senato komitesinin, Robert ise Mafya’ya karşı amansız savaş veren etkileyici bir organizasyonun başındadır. Ne var ki Baba Joe Kennedy bu işten memnun değildir. Oğluna bir şey olması bir yana, Sam Gianca, Meyer Lansky gibi belalılar ve Mafia ile ilişkilerinin ortaya dökülmesi endişesi içerisindir.Mafya için Robert Kennedy çetin ceviz çıksa da , ağabeyi JFK tam bir zevk düşkünüdür ve bu da Mafya’nın kozu olur. Mafya da Marilyn ve JFK dosyası hazırlamaya başlar, dolayısıyla yeni gözetlemeler, dinlemeler, kayıtlar sıradadır…
Marilyn artık koçu Paula Strasbergolmadan hareket bile etmemektedir. Onun verdiği yönerge ve tavsiyelerle hareket etmektedir. Yıllar geçtikçe Marilyn karanlıklar ülkesine doğru kaymaya başlamıştır. Sakinleştiriciler, sinir ilaçları, amfetaminler hatta ismini bile bilmediği hapların tiryakisi olmuştur. İçindeki Norma Jean ile adeta savaş halinde ve kendisi kayıp hissetmektedir.
JFK ise kazananların dünyasından olduğuna emin bir şekilde yetişmiş, efendiler mahallesinin bir sakinidir. Ama o da ilaçlarla sıkı fıkıdır. Bağımlı olmasa da, ara sıra kokain ve ilerleyen yıllarda LSD kullandığı olmaktadır. Katolik bir aileden yetişme JFK’nın dünyasında kadınlar kısa bir teselli, aile bir dekor, Tanrı ise güzel vitrindir.Güç hırsı onu da zehirlemektedir ve bundan kurtulamayacaktır.
Zampara Başkan
JFK’nın zevk düşkünlüğü ve zamparalığı had tanımamaktadır. Hollywood onun libidosu için adeta kutsal bir mekandır. Basın, daha başkan olmadan tüm yaptıklarını bilmekte ama sessiz kalmaktadır. Nihayet 1959 yılında bir skandal patlak verir. Asistanı Pamela Turnure’ın dairesini sıkça ziyaret eden JFK, nihayet fark edilir. Ancak gazeteler hatırlı dostları sayesinde bu hadiseyi görmezler. Böylelikle başkanlığa giden yolda önüne sorun çıkmaz.
Bu arada bunalımları ve çekilmezliği giderek had safhaya ulaşan Marilyn sinema çalışanları tarafından nefret edilen biri haline gelir. JFK ile Aralarındaki ilişki zamanla gelişen Marilyn, onunla çok iyi anlaşmaktadır. Zira JFK ondan bir şey istememekte, ısrarcı olmamakta ve kıskançlık yapmamaktadır. Aralarında tek taraflı olsa da bir sevgi oluşmaktadır.
Kennedylerinzaaflarından yararlanıp, şantaj amacıyla görüntü ve ses kayıtları alanlardan biri de doğrudan baba Kennedy’nin ortaklık yaptığı mafyadır. Joe Kennedy ve oğlu JFK’yısık sık giderekalem yaptıkları Casino Cal-Neva’da yerleştirdikleri profesyonel sistemle tuzağa düşürürler. Babanın ve oğlun genç kızlarla yaptıkları toplu alemlerin negatifleri dönemin belalılarından Giancana tarafından özenle saklanır. Burada diğer oğul Robert Kennedy tarafından sorgulanan Giancana ile de görüşmelerde bulunan Joe Kennedy, bir yandan Giancana tarafından kayda alınırken, öte yandan her ikisi de FBI tarafından izlenmekte ve kaydedilmektedirler.
Tüm bu izleme ve kayıt faaliyetleri devam ederkenJFK Carlyle Hotel’deki garsoniyerinde gününü gün etmektedir. Bazen Sophia Loren’e kur yapar, bazen genç bir öğrenciyle yatar, kimi zaman sevgililerinden Pamela Turnure’i yanına alır, hayat kadınlarıyla düşüp kalkar. Zaman zaman da Marilyn’in ziyaretleriyle vakit geçirir. Noel’e doğru Marilyn bir akşam JFK’ya evlilik meselesini açar. Kennedy’nin cevabı nettir: “Yakında başkanlığa adaylığımı koyacağım. Bu durumda boşanmam mümkün değil”. Marilyn üzülmüştür ama umutlarını seçim sonrasına taşımayı tercih eder.
Sene 1960’ları gösterdiğinde JFK yükselişe geçmiş ve başkanlığa yaklaşmaya başlamıştır. Marilyn içinse ciddi düşüşün başladığı günlerdir. Her şeyden şikayet eden ve leblebi gibi hap alan Marilyn sonunda hastanelik de olur. İntihar denemelerinde bulunur.
Seçim kampanyasının yoğunlaştığı dönemlerde, Kennedy diğer çapkınlıkları yanında ayrıcalıklı bir yere koyduğu Marilyn kaçamaklarını sıklaştırır. Hemen her fırsatta, kampanya aralarında Lawford’un organizasyonlarıyla bir yerlerde buluşmaya başlarlar. Hatta yer yer toplum içinde beraber görünmekten sakınmazlar. Seçim için tam bir felaket anlamına gelecek olanilişki asla ilan edilmez.
Kennedy’nin kadınları
JFK’nın Marilyn dışında pek çok kadınla ilişkisi olur. Sayısız Hollywood yıldızı ve isimsiz kızın yanı sıra Judy Campbell, Angie Dickinson, Pamela Turnure, Jayne Mansfield, Leslie Devereux, Gene Tierney, Helen Chavchavadze, Mary Pinchot Meyer, İngiltere’de hükümeti düşüren meşhur Profumo skandalına da karışan Suzy Chang, Maria Novotny, KGB ajanı Ellen Rometsch ve Alicia Darr bunların sadece en görünürde kalanlarıdır. Başkanlığı sırasında beyaz sarayda elinin altında her an kullanıma hazır vaziyette bulunmaları açısından görevli sıfatıyla iki de bayan bulundurur Kennedy. Bunlara personel tarafından alaycı bir şekilde “Tik ve Tak” lakapları verilir. JFK için de tele kızlık yapmış olan ve işlettiği geneleve gelen saygın müşterilerine şantaj yapmakla bilinen Alicia Darr tam da seçim öncesineredeyse bir skandala imza atacaktır. Elinde mektuplar ve resimler vardır. Kennedyler Alicia Darr’ı ikna etmeyi başarırlar ve başkanlık yolunda önemli bir sıkıntı bertaraf edilir. İknanın bedeli 500 bin dolardır. Seçilmeden önce birkaç aşk skandalından daha kurtulmayı başarır. 2007’de 3 milyar dolara ulaşan Kennedy ailesi serveti o yıllarda 400 milyon dolar civarındadır. Bu servet, haliyle bir takım fantezileri gerçekleştirmek için yeterli altyapıyı da sunmaktadır. Kennedy gitmeleri, kalmaları, yatmaları ya da susmaları için para verir bazılarına. Sadece Marilyn’e bunu yapamaz. Çünkü Marilyn için para hiçbir şey ifade etmemektedir.
Sevgililerinden Judy Campbell aynı zamanda Sam Giancana’nın da sevgilisidir. Bu vesileyle JFK babasının ilişkileri dışında bir de mafya ile aynı yatağı paylaşır. Aynı sıralarda baba Kennedy kampanyanın diğer kısımları için mafyanın aracıları Frank Sinatra, Dean Martin ve birkaç kişiyle daha Tahoe gölü yakınındaki bir otelin bungalovundabuluşmaktadır. Kennedy’nin gerçek başkanlık kampanyası bu şekilde start almış olur. Para Giancana’ya seçim bürolarının yemlenmesi, delegelerin satın alınması, seçim sandıklarının ayarlanması, ölü seçmenlerin diriltilmesi gibi işler için verilmiştir. Baba Kennedy de kesenin ağzını açmıştır . Giancana yıllar sonra şöyle diyecektir:” Ben olmasaydım Kennedy başkan olamazdı”.
Marilyn artık bir şizofrendir
Marilyn Monroe’nun giderek ilaçlara boğulduğu, şuursuz davranmaya başladığı yıllardır. 1960’ların başıdır. Mantıktan giderek uzaklaşmaktadır. İş yaptığı kimseler de yavaş yavaş çıkardığı sorunlar yüzünden uzaklaşmaktadır. Kocası Arthur Miller’da onu terk etmek üzeredir. Kontratlarında sorunlar çıkarmakta, kariyeri bir felakete doğru sürüklenmektedir. Marilyn’in çöküş günleri ise sevgilisi JFK’nın zirveye çıkış zamanıdır. 1960’daartık başkan sıfatını taşımaktadır.
Marilyn’in 12. kattaki dairesinin penceresinden atlama teşebbüsü hizmetçisinin müdahalesiyle engellenmiştir. Evden çıkmamakta, haplarla beslenmekte, kimseye görünmemektedir. Saçları kirli, tırnakları pislik içesindedir. Gazete sayfaları odasına dağılmış, boş ilaç kutuları etrafa saçılmış, halı köpek pisliği içerisinde, bulaşık havyar kutuları ve şampanya şişeleri yatağa atılmıştır. Marilyn yıkanmayı da bıraktığı için çok kötü kokmaktadır. Nadiren gelen misafirlerine bile şeker gibi hap ikram etmeye kalmaktadır. Whitney Kliniğine yatırılır. Efsane yıldız herkesin gözü önünde adeta çıldırmakta ve çürümeye başlamaktadır. Psikiyatr onu takma bir isimle 1961’de tecrit edileceği bir odaya kapatır. Burada sinir krizlerine girer, hastabakıcılar onu zorlukla kontrol edebilirler. Sürekli haykırmakta ama tecrit odasında kimseler duymamaktadır. Marilyn’i buradan kurtaran tek güç eski kocası Joe Di Maggio’nun hastane yönetimine tehditleri olur.
Başkanın Beyaz Saray kaçamakları
Beyaz saraya yerleştikten sonra JFK eski alışkanlıklarını buraya da taşımaya başlar. Başkanlık sarayının en gözde yeri havuzdur. JFK, yakınındaki adamlarını önemli mevkilere getirdikten sonra, pek çok kişiyi havuzda karşılamaya başlar. Karısının vaktini çoğunlukla Beyaz Saray’da geçirmemesi sebebiyle, sık sık havuzda hanım ziyaretçilerini ağırlar. Üstelik beraberhavuza girip, erotik oyunlara koyuldukları ve başkanın sevdiği şekilde hızlı seks yaptıkları bile olur. Yeni başkanın adetlerine karşı gelmeye kimse cüret edememektedir. Karısı Jackie’nin ani baskınına karşı önlem de hazırdır. Kuytuda bir kapı kızların çabucak kaçabilmesi için hazırlanmıştır. Ancak Jackie bu gibi durumlarda tuhaf bir şeyler olduğunu yerdeki ıslak küçük ayak izlerinden hissetmektedir. Yeni başkanla Beyaz Saray’ın da havası giderek değişmektedir. Küba’da “Domuzlar Körfezi” fiyaskosu yaşandığında Beyaz Saray bu durumdadır.
Marilyn ve Kennedy kaçamaklarının dışında da sık sık telefonda görüşürler. Marilyn Beyaz Saray’ı Miss Gren takma adıyla aramaktadır. Başkanın talimatına göre Miss Green’in telefonlarıbirinci dereceden önceliklidir.
Beverly Hills Hilton’da resmi yüksek memurların ve temsilcilerin huzuruna beraber çıktıktan sonra geceyi Peter Lawford’un evinde geçirirler. JFK ve Marilyn beraber banyo yapar. Bu banyo sırasında ev sahibi Lawford banyo kapısını aralar ve samimi pek çok pozlarını çeker. Bu banyo sefasını bilen sadece onlar değildir, aynı anda FBI patronu Hoover’ın adamları da pizzalarını yiyerek sesleri kaydetmektedir.
First Lady Marilyn!
Marilyn artık 35 yaşına gelmiş, bir aktrist için en kritik dönemlerini yaşamaktadır. Yerini yavaş yavaş Liz Taylor almaya başlamıştır. Marilyn’in amacı First lady olmak ve sevdiği adamın, başkanın yanında dolaşmaktır artık. Ancak ortalıkta giderek dolaşmaya başlayan söylentiler iyiden iyiye JFK’yi rahatsız etmeye başlamıştır. Marilyn ise durdurulamaz bir safhaya gelmiş, had safhada bir şizofrene dönüşmüştür. İlişkileri sıradanmış gibi davranmaya, Beyaz saray’a haddinden fazla telefon etmeye hatta aşk şiirleri yollamaya başlamıştır
JFK açısından ise zaten olamayanromantizmin sonu gelmek üzeredir. Marilyn’in durumu gerçekte hiç de hayal dünyasındaki gibi değildir. Ama kaçamak otel buluşmaları bir süre daha devam edecektir. Bu arada her ikisi de yeni ilişkiler kurmaya devam edeceklerdir.
1961’den sonra başkanla randevuları giderek seyrekleşen Marilyn artık ne söylediğini bilmez haldedir. Sürekli JFK hakkında konuşmakta, onunla macerasını olur olmaz yerlerde dile getirmektedir. Üstelik bu konuyu bir basın toplantısında da telaffuz edince artık kırmızı alarm verilmiş olur. Dostlarından James Bacon’a göre “Marilyn başkana sırılsıklam aşıktır”.
JFK ile Marilyn’in son beraberlikleri, Kennedy’nin 45.doğum gününden bir süre sonra Carlyle Hotel’de geçirdikleri gece olur. Marilyn konusunda karısından kesin bir ültimatom alan JFK onu bir daha görmez. Marilyn’e de bir daha aramaması bildirilir. Bu ayrılık dönemlerinde Marilyn kendini JFK’nın kardeşi Robert ile avutacaktır. 8 haziran 1962’de ise işten çıkarılacak ve tüm kariyerini kaybedecektir.
Marilyn’e komada tecavüz
Artık dinlendirilmesine karar verilir. Kennedy’nin eniştesi de olan dostu Peter Lawford ve eşi ile bir bungalovda dinlenmeye götürülür Marilyn. Ama haplarını buraya da getirmiştir. Burada yeni bir aşırı doz komasına girer. Bu durumdayken bile Kennedylerle arası bozulan Giancana ve bir adamının tecavüzüne uğrar ve bu fotoğraflanır. Asıl amaç mafyanın üzerine giden Robert Kennedy’den intikam almaktır.
Son olarak Kennedylerden Robert ile 30 Temmuz tarihinde telefonda 8 dakika görüşen Marilyn, birkaç gün sonra4 Ağustos’tahiç uyanmamak üzere uykuya dalacaktır. Yatağında çıplak, kulağında ahize ve hapları hemen yanı başında ölmüştür. Hayatının son on yılında vücudunu kimyasal madde deposuna dönüştürmüştür. Görünüşte ölüm sebebi çok açıktır: aşırı hap kullanmak. Yıllardır süren dinleme ve kayıtlarkısa sürede silinir ve ortadan kaldırılır. JFK ise 22 kasım 1963’de uğradığı suikast sonucu öldürülür. JFK öldürüldüğünde kardeşi Robert, derhal harekete geçer ve yeni başkan gelmeden önce JFK’nın Beyaz Saraydaki tüm kayıtlarını sildirir, dosyalarını yok eder. Tüm dosyalar boşaltılır, kayıt sistemi sökülür, fotolar, raporlar,fişler, ses kayıt bantları silinir. Domuzlar körfezi, mafya, Vietnam, metresler, şantajlar, rezil ilişkiler, politik cinayetler, Beyaz sarayın seksi ziyaretçileri, finans kaynakları.. hepsi silinir. Tabii Marilyn Monroe ilişkisine ait tüm kayıtlar da…
Her ikisini de ölüme götüren süreç neredeyse tamamen izleme ve kayıt altında olmasına rağmen ortada spekülasyondan başka şey kalmaz. Kennedy dosyası ancak2029’da açılabilecektir.