Bir Scientology Tarikatımız eksikti, geçenlerde coğrafyamızda arz-ı endam eylediler o da tamam oldu. Hollywood’dan ithaldır kendileri.
Medyada çıkan haberlere bakınca, Scientology Tarikatının özellikle Milletvekillerini hedef alacağı söyleniyor, doğaldır. Tarikatın paraya olan ilgisini düşününce kulağa oldukça mantıklı geliyor. Yurtdışında da bürokratlar, film yıldızları gibi ünlü ve inanç bunalımı yaşayan ama illa ki zengin vatandaşlara açtıkları kese ağzı nispetinde kucak açan tarikatın, aynısını Türkiye’de de yapmak istemesinden doğal bir şey yok. Aksi olsa şaşardım zaten.
Ancak, ben her konuda ithal ürüne bayılan yurdum insanının, din konusunda aynı hevesi göstermeyeceğini düşünüyorum. Neden göstersin ki, yerlisi ve müslüman versiyonu var zaten aynı müessesenin:
Adnan Hocacılar…
Nereden çıktı bu demeyin. Adnan Hoca cemaati de kültürlü, paralı, fotojenik, tanınmış kişileri kendine çekerek palazlanmadı mı? Bu özelliklerden en az birine vakıf değilseniz gidin bakalım kapılarından içeri adım atabiliyor musunuz? Bu tanınmış kişilerin arasında mankenler, sanatçılar olduğunu biliyoruz, ancak bir iddiaya göre vekiller, üst düzey bürokratların da işin içinde olduğu söyleniyor.
İkincisi ise Scientology tarikatının kullandığı söylenen hipnoz yönteminin, yerli versiyonda da varolduğuna dair kuvvetli göstergeler yok mu yani?
Hatırlarsanız, Profesör Cevat Babuna, oğlu Oktar Babuna’nın beyninin bu cemaat tarafından açıklayamadıkları metafizik yöntemlerle yıkandığını iddia etmişti. Zaman zaman küllense de, yıllardır medya Cevat Babuna’nın çocukları ve torunlarını kurtarmak için yaptığı girişimleri anlatır durur.
Peki bir nokta daha dikkatinizi çekiyor mu acaba? Adnan Hoca’nın arkasında olduğu kuruluşun adı da ithal tarikatı fazlasıyla çağrıştırıyor aslında: Bilim Araştırma Vakfı!
Yani ikisi de bilimsel…
Her ikisi de medyanın, askerlerin, ilaç sanayinin, psikiyatrinin kendilerini gereksiz yere öcü olarak gösterdiğini iddia edebiliyorlar.
Peki görünür farkları ne? Evrim teorisine yaklaşımları.İthal versiyonu yaradılış teorisi yerine Darwinin evrim teorisini destekler görünüyor. Adnan Hocacılar ise Harun Yahya adlı şahsiyetin yazdığı bilimsel(!) kitaplar vasıtasıyla buna şiddetle karşı çıkıyor. Hatta çok yakın zamanda Harun Yahya medyada aşağıdaki haberle arz-ı endam etmişti:
Eğitim’e Adnan Hoca gölgesi!
Harun Yahya kod adıyla bilimsel düşünce düşmanı kitaplar yazan sözde Hoca Adnan oktar’ın kitapları Antalya’daki okullara kargo yoluyla gönderilince ortalık karıştı.
Okulda Adnan Hoca krizi
ADNAN Hoca adıyla bilinen Adnan Oktar’ın ‘Harun Yahya’ adıyla evrim teorisine karşı hazırladığı 764 sayfalık ‘Yaratılış Atlası’ adlı kitabının Antalya’daki okullara kargo yoluyla gönderilmesi, eğitim camiasının tepkisine neden oldu.
Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Zeybek, düzenlediği basın toplantısında evrimin bilimsel bir teori olmadığı görüşünü savunan ve bunu görsel malzemelerle desteklemeye çalışan ‘Yaratılış Atlası’ adlı kitabın, Türkiye genelinde bazı lise öğretmenlerinin adına kargo ile gönderildiğini söyledi.
Kadir Zeybek, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in sözkonusu kitabın Türkiye genelinde bazı lise öğretmenlerine dağıtımını teşvik ettiğini ileri sürdü. Bakan Çelik’in ‘okullarda hem evrim hem de yaratılış kuramı öğretilsin’ önerisini anımsatan Kadir Zeybek, “Kamuoyunun tepkisiyle okullara müfredat yoluyla yaratılış safsatasını sokmayı başaramayan AKP’li Milli Eğitim Bakanlığı, bu işi Harun Yahya takma adlı şahsa ihale etmiş görünmektedir” dedi.
Haber : Vahide YANIK/ANTALYA, (DHA)
Kaynak : www.hurriyet.com.tr
Yukarıdaki haberde de vurgulandığı gibi, Harun Yahya ile Adnan Hoca aslında aynı kişi. İslami kesim Adnan Hoca cemaatini seks skandalları ve islamı çarpıtan uygulamaları sebebiyle yerden yere vurdu ama Harun Yahya’yı büyük alim olarak baş tacı etti. Sorsanız çoğu ikisinin aynı kişi olduğuna rüyasında görse inanmaz. Harun Yahya adını kullanarak açtığı sitelerde verdiği bilgileri ise yere göğe sığdıramaz. Sitelerde yurdum insanının balık hafızasıyla dalga geçer gibi Adnan Hoca’nın fotoğrafının aynen Harun Yahya için de kullanıldığını söyleseniz de İslami kesimin gözüne inen perdeye bir çizik bile atamazsınız.
İşte bu yüzden demem o ki, Scientology Türkiye’ye özel İslami motifler kullanmadıkça işi biraz zor.Bir de tabii Darwin teorisinden vazgeçmesi gerek. Yine de eğer çok kararlıysa, takiyye yapmayı öğrenebilir bizimkilerden.
Görüldüğü üzere, inanç pazarı bayağı hareketli bugünlerde.
E, düşünün taşının karar verin.
Bilimsel Tarikatınızı nasıl isterdiniz?
İthal mi olsun, yerli mi?
Seç beğen al.