Bütün bu bombalar şunun ya da bunun yüzünden patlamıyor. Biz böyle olduğumuz için patlıyor. Bombaların patlaması için koşulları yaratıyor ve sürdürüyoruz. Ne yapıyoruz patlamasın diye bombalar? Sokağa çıkıp protesto mu ediyoruz? Demokratik hakları savunan gruplar mı oluşturuyoruz? Hükümete baskı mı yapıyoruz? Sesimizi yurt içinde ve yurtdışında duyurmaya mı çalışıyoruz? Her kanlı saldırıyı, her çöken madeni, her yolsuzluğu bir daha tekrar etmemesini sağlayıncaya kadar anımsamayı, anımsatmayı, sürekli gündemde tutmayı mı sürdürüyoruz? Televizyon kanallarına düzgün yayın için baskı mı yapıyoruz? Okullarda kitap okuma kulüpleri yaratıp gönüllü olarak gidip çocuklara kitap okuyup bunları tartışmalarını mı sağlıyoruz? Belediyelerin ve yerel yönetimlerin önünde birikip trafiği, elektrik fiyatlarını, benzin fiyatlarını, kalitesiz eğitimi, hukuksuzluğu protesto mu ediyoruz? Bir yazar hapse atıldığında ayağa mı kalkıyoruz? Çanakkale zaferini kutlamak için yüzbinlerle Çanakkale’ye mi yürüyoruz? Rusya’ya yüzbinlerce mektup yollayıp uçaklarını düşürdüğümüz, pilotlarının ölümüne sebep olduğumuz için özür mü diliyoruz? Yerel yönetimlere yüzbinlerce dava mı açıyoruz? İnternet televizyonları kurup halkı uyandırmaya mı çalışıyoruz? Ortak bildiriler mi yayınlıyoruz? Ülkemizde insani koşullar oluşuncaya kadar çaba sarfedebilmek ve tükenmemek için birbirimizi motive mi ediyoruz? Sesimizin zayıf olmasına aldırmadan yanlışı haykırmayı, sesimizi diğer seslerle birleştirmeyi mi deniyoruz? Halkı aptallaştıran programları yüzbinlerce kişi olarak protesto mu ediyoruz? Bizi aptallaştıran yayınlara reklam veren firmaları ifşa edip bunlara karşı kampanya mı başlatıyoruz? Durmadan kral çıplak mı diyoruz?
Hayır devlet, asker, polis el ele versin teröristleri öldürsün diye bekliyoruz.
Sizinle bildiğim basit bir sırrı paylaşayım: Bir şeyin gerçekleşmesini istiyorsanız onu sürekli tekrarlamalısınız.
Peki biz neyi tekrarlıyoruz?
İşte bu sebeple bombalar patlamayı sürdürüyor.