Sıcak  bir yaz günüydü. İlkokul 2. sınıftaydım tek başıma okuldan eve dönüyordum. Akdeniz denilen iklimdeydim hani şu bitki örtüsü maki olan yazlar kurak ve sıcak kışlar ılık ve yağışlı geçen, bunaltıcı bayıltıcı yaz günüydü.

 

Hemen arkamda yan sınıftan 1 kişinin geldiğini farkettim. Daha önce hiç konuşmasakda birbirimizi tanıyorduk. Hızlı adımlarla yürürken arkamdaki kişinin de hızlı adımlarla geldiğini hissediyordum.Birden ismimi söyleyerek bana seslendi. Bir süre sonra iki kişi eve doğru yürür olduk, bana beni çok begendiğini benimle konuşmak istediğini ama benim hep çevremde arkadaşlarım olmasından dolayı konuşamadığını söyledi. Çok şaşırmış hatta utanmıştım ilk defa biri beni beğendiğini söylüyordu aman da aman aynı filmlerde ki gibi. Hiç bir şey söyleyemedim havadan sudan bahsederek yürümeye devam ettik. Birden bana dönüp dedi ki sizin apatmanın girişinde sana bir şey söylemek istiyorum, şimdi söyle dedim olmaz dedi, ee peki o zaman dedim ve yürümeye devam ettik. Sonunda bizim apartmanın girişine geldik dedim ki hani bana bir şey söyleyecektin, bana beni beğendiğini tekrar söyledi ben yine kıpkırmızı oldum derken üzerine ee öpmeyecekmisin beni deyiverdi. Ben nasıl yani demeden o birden; hani filmlerde tarık akan yapar ya işte sen de beni  öyle öpmeyecekmisin? Şaşırmış şaşkın bakıyordum. Eee öpeyim o zaman, dedim. Artık  apartmanın içindeydik. Hadi dedi gözlerini kapattı.bir adım attım ona doğru, artık yakın temas halindeydik. Birden dudaklarımda başka bir dudağın varlığını hissettim. Tuhaftı sanki duvara çarpmış gibiydim daha önce filmlerde gördüğümden dolayı kafamı bir o tarafa bir bu tarafa salladım.resmen oynuyordum. Dudakları mandalina kokuyordu, sanırım  annesi onun beslenme çantasına beslenme saatinde yesin diye fazlaca mandalina koymuştu. Aslında öpüşme denen şeyi ilk deneyimimde sevmemiştim. Kokusu güzeldi ama duyusu, başka bir dudakla temas denen şey hiç de filmlerde ki gibi romantik değildi. Öpüşmek yerine mandalina yiyebilirdim. Yıllar sonra bile aklıma her mandalina yiyişimde hep ilk yarım yamalak öpüşmem geliyordu. Belki de her mandalinada o ilk yarım kalan öpüşmeyi tamamlamaya tam yapmaya çalışıyordum.