Hipnoz ülkemizde gerçek bilimsel amacı ile uygulanmaya yeni başlanmış bir yöntemdir. Dünyada gelişmiş ülkelerdeki uygulamaların geçmişi ise uzun yıllara dayanır. Amacı bilinç altına telkin vererek, beyin dalgalarının, betadan alfaya geçtiği anda, yerleşik davranış ve inanç değişikliği sağlamaktır.

 

Hipnoz uyku durumu olmadığı için, kişinin bilinci yerindedir ve çevresinde olan biteni değerlendirme durumundadır. Sesleri duyar, günlük değerlendirmelerini yapabilir, istemediği telkinleri reddedebilir, istediği telkinler ise bilinç altınca kabul edilir. Kişinin günlük yaşamında kabul etmediği sosyal- kişisel- ahlaki unsurları  ise hipnozla yaptırmak mümkün değildir. Diğer bir deyişle, zannedilenin aksine, bir kişiye hipnozla ancak onun istediği davranış ve inançlar telkin edilebilir, istemedikleri bilinçte kabul görmeyeceği için bu yöndeki telkinler işlevsiz kalmaktadır.

 

Hipnozun amacı, kişinin çeşitli sorunlarını gidermeye yardımcı olmaktır. Bu sorunlar psikolojik olabileceği gibi, çeşitli hastalık belirtileri, narkozsuz ameliyat, diş çekimi gibi geniş bir yelpazede yer alır. Kullanım alanı ne olursa olsun, uygulamadaki amaç, kişinin sorununu gidermede en kısa yoldan istenilen sonuca ulaşmaya odaklanmıştır. Örneğin; çeşitli fobi- ya da psikolojik rahatsızlıklar yaşayan kişilerin belirtilerini ortadan kaldırmak, narkoz alma tehlikesi olan bir hastayı hipnoz altında ameliyat etmek, dişçi korkusu olanın durumunu rahatlatmak gibi bilimsel iyileştirme süreçlerine hizmet etmektedir.

 

Hipnoz uygulaması, konusunda uzman olan kişilerce yapıldığında, uygulaması kolay ve kısa sürede sonuç elde edilen bir yöntem olarak bilinmektedir. Söz konusu uzmanlar ise, insan fizyolojisi ve psikolojisi hakkında eğitim almış donanımlı kişiler olan psikolog ve hekimlerdir. Ayrıca hipnozun bilimsel kullanımı- uygulanması-  yeni yöntemlerin paylaşımı amacı ile Tıbbi Hipnoz Derneği çalışmalar yürütmektedir.

 

Durum böyle iken, kendini medyum, astrolog olarak adlandıran  şahısların, bilimsel bir yöntem olan hipnozu gösteri amacı ile sunmaları veya uyku- kendinden geçme durumu şeklinde yanlış yansıtmaları kişilerin kaygı duymasına- doğru bilgiden uzaklaşmalarına  neden olmakta ve biz uzmanların elindeki en faydalı uygulamalardan biri olan hipnozun anlaşılmasını güçleştirmektedir.

 

Bu şuna benzer; Eğer Aspirini bilmeyen bir ülkede, “Aspirin bir uyuşturucudur, bunu alanlar şöyle oluyor “ diye bildiriler verilirse, o ülkede herkesin başı ağrımaya devam edecektir. Çünkü başı ağrıyan hiç  kimse Aspirinin bu işe yaradığını bilmeyecektir.Belki uyuşturucu merağı olan kişiler deneyecek ve onlar da bir sonuç elde edemediklerinden, bu ilacın yararsız olduğunu söyleyeceklerdir. Durum verilen bilginin yanlışlığı ve eksikliğidir. Hipnozda da şu andaki durum buna benzetilebilir.

 

Bu noktada hipnozu merak eden- hipnozla yarar sağlayacağına inanan kişilerin konu hakkında doğru bilgi edinmeleri, bilimsel kaynakları incelemeleri ve ilgili hekim ve psikologlara ulaşmaları gerekmektedir.

 

Unutulmaması gereken en önemli noktalardan biri ise şudur; Hipnoz şimdi ve burada ilkesi çerçevesinde, kişinin var olan psikolojik ya da fizyolojik kökenli sorunlarına çözüm getirmeyi hedefleyen bir yöntem olduğundan, amacı var olan sorunu düzeltmeye- ortadan kaldırmaya yöneliktir. Yerleşik kanıda olduğu gibi geçmişe gitmek, bir süreci hızlandırmak, bireysel isteklere çözüm sağlamak gibi amaçlara hizmet etmemektedir ki, zaten bu tür uygulamaların anlamı olmayacağı gibi, kişinin sürdürdüğü yaşantısı için gerekli de görünmemektedir.

Konuk Yazar