ruhsallıK
Afrika
Afrika’nın balta girmiş ormanlarında, doğanın canına okumakta olan bir altın madeni şirketinin, elektriklerinin kesik olduğu, bu sebeple de, şiddetinin tüm Afrika’nın hangi bölgesinde bulunduğuna göre değişmekle birlikte, tüm dünyaca genel kabul görmüş ünlü sıcağının hamam gibi ısıttığı kamp odasında bu mektubu yazmak geldi içimden. Severim…
Bir Kadın Gibidir Bali…
Bali, bir kadına benzer. Onda ne kadar derinleşmek isterseniz size kendini o kadar açar. Eğer sadece gittim gördüm girdim çıktım yapmak isterseniz adaya o kadarını alırsınız. Instagram için muazzam kareler yakalarsınız. Uluwatu’ya, Bratan’a. Tanah Lot’a gidersiniz tapınak niyetine… Evet, bunlar Balililer için önemli tapınaklardır ama…
Spiritüel Gezilerinizde Mutlaka Ziyaret Etmeniz Gereken 9 Kadim Nokta
Çocukluğundan itibaren dünyayı gezme hayalleri kuran, sonra da 17 yaşına gelince sırtına çantasını atıp o ülke senin bu ülke benim gezen insanlar vardır bu gezegende. Maalesef ben onlardan değilim. İlk defa pasaportum olduğunda 34 yaşındaydım ve o tarihe kadar Edirne’nin ötesine geçmemiştim. Aslında iki kere…
Zamanın durduğu değil; aktığı yer : Küba
Küba maceram Nisan ayında aldığım “Hayalim Küba” konulu bir emaille başladı. Genelde reklam kokan emailleri açmam bile ama konu hayalim Küba olunca ve gerçekten de hayallerimden biri Küba’ya gitmek olunca açtım emaili. Çok içten bir emaildi ve bir projeden bahsediyordu. Bu yüzden de fiyat diğer…
Bali: Yerle Göğün Birleştiği Ada
Gece saat 11 suları… Sağanak yağmur altındayız… Etrafımız zifiri karanlık… 9 kişi yağmur ormanlarının içinden geçerek yukarıya doğru tırmanıyoruz. 1.800 metre yükseklikteymiş gittiğimiz tapınak. Önde bir Balili gidiyor, elinde bir el feneri ama sadece kendini aydınlatıyor. En arkadan ben geliyorum. Elimde sadece cep telefonu ışığı….
Perge: Bir Tatil Sırasında Binyıllara Yolculuk
Önce Yunan, sonra Roma kültürünün en büyük şehirlerinden biri olan Perge’nin ana kapılarından yürüyerek girdim. Gördüğüm ilk şey, şehri saran dev taş duvarlar, ana giriş olarak kullanılan bir boşluk, sahiplerinin ziyareti bitene kadar bekleyen atların bağlandığı yerdi ki atım ya da başka bir binek hayvanım…
Nepal’den Ejderhanın Topraklarına Ruhani Bir Yolculuk…
Tapınağın içine girmiş ve son adımlarımı atmıştım ileriye doğru… Geniş balkonun ucuna gelmiş ve aşağıdaki sonsuz gibi görünen boşluğa bakıyordum. Yürümeye ilk başladığım nokta görünmüyordu buradan… Saatlerce yukarı doğru adımlar atmış ve artık ilerleyemeyeceğim noktaya kadar gelmiştim. Durduğum noktadan on adım ötesi için kanatlara ihtiyacım…
Urla’dan Sevgilerle
Zeytin yeşili akşamlarında, eski zaman sevdaları çıkar ortaya sığındıkları köşelerden. Anılar yaşandıkları yıllar kadar sıcak, geçer karşınıza her akşam ve o tahta masanın çevresinde, yaşanmışlıklarla yaşanamamışlıklar buluşur da, sessiz, öylece otururlar. Ve yeniden yaşanır geçmiş, bir bardak çayın burukluğunda, ya da… Böyledir buralarda akşamlar… “Üzüme…
Nil’in Büyülü Sularında…
Bir yolculuğa başlamadan önce hissettiğiniz en yoğun duygu ne olur? Heyecan mı, mutluluk mu, coşku mu, yoksa bilinmezliğin getirdiği endişe mi, korku mu? Belki bunların hepsinden yapılmış bir aşuredir lezzetine kaşık banmaya hazırlandığınız. Benim ise elimde olan duygular kırgınlık ve umutsuzluktu… Evet, daha önce üç…
Altın Postun Peşinden İstanbul’a…
Bazen korktuğunuzu hisseder misiniz? Ya da iyice tembelleştiğinizi. Korku mudur sizi tembelleştiren yoksa tembelliğiniz midir size korkuyormuşsunuz hissini verdiren. Böyle psikolojik soruları sevmem ben gerçi. Ben kendimi iyi biliyorum. Hem tembellik ediyorum, hem de korkuyorum. Bu yüzden de kendime içsel bir hapishane yarattım, ne yerimden…
Ölümsüz Tanrıların Topraklarına Dönüş
“İnanamıyorum buna. Yeniden Kahire’deyim. Sonunda geri döndüm. Rüya gibi bir şey bu yahuuu, çooook mutluyum…” Havaalanının sarı renkli koridorlarında yürürken yanımdaki arkadaşıma bunları söylüyordum ama birden uyandım ve kendimi İzmir’de yatak odamda buldum. İçimdeki hayalkırıklığını anlatmaya kelimeler yetmezdi. Mısır’a son gidişimden beri yirmi ay geçmişti….
Kalbi Ege’de Kalanların Adası, Bozcaada
Kalbi, aklı, benliği Ege’de kalanların en sağlam sığınaklarından biridir Bozcaada. Ege’nin alabildiğince uzanan bağlar, asırlık çınarlar, incir ve zeytin ağaçlarıyla süslü, deniz kokan, gelenekçi bir yaşam şekli olduğunu bilenlerin adresidir. Çanakkale-Geyikli limanından kalkıp, Ege’nin lacivert sularında ilerleyen feribot, karşısındaki sarı rengin tek hakim olduğu adaya…
Almanya’da Kutsal Bir Şehir; KÖLN
Son yıllarda en yoğun talep gören turlardan biri Benelüks-Paris. Bu gezi kapsamında Belçika, Hollanda, Lüksemburg ve Fransa’ya gitmenin yanısıra Almanya’dan geçiliyor ve birkaç saatliğine Köln’e uğranıyor. Almanya’ya ilk 1991’de duvarın yıkılmasının hemen ardından Berlin’e gitmiş kentin batı yakasında arkadaşım İrene Johanna’da kalmış, doğu kısmındaki arkadaş…
Hindistan Gel Yavaştan Yavaştan…
Namaste dostlar Namaste! (Namaste: Hindistan’da “önünde saygıyla eğiliyorum” anlamına geliyor…) Kız Kulesiii nerelerde, neler yapıyor? diye meraklananlar varmış. Çalışıyor ve bol bol geziyorum. Yeni yerler, insanlar, kültürler tanıyorum… Ocak 2009’da 2 hafta Birleşik Arap Emirlikleri aktarmalı Hindistan gezisi yaptım. Ülkenin kuzeyinden başladım, güneyinden çıktım. Arkadaşımla…
Benelüks’ün ‘Be’si…
Club Med’de 80’li yılların ortalarında tanıştığım bir gurup Belçikalı arkadaş sayesinde ilk kez 1987 yılında, daha sonra birkaç kez ve sırf bu sene iş için altı defa gitme şansına sahip olduğum ve sevdiğim bir ülkedir Belçika. İngilizce ‘Belguim’ Fransızca ‘La Belgique’ Türkçede ‘Belçika’ dediğimiz bu…
İncil’den Mevlana’ya: İki Şehir ve Düşündürdükleri
Bundan yirmi-iki sene önce başka ülke ve kültürleri keşfetmek için Yol’a çıktığımda, bu seyahatin her şeyden çok kendimi keşfetmek olacağını asla bilmiyordum. Çünkü insan doğası gereği her şeyi uzakta arar; mutluluğu, aşkı, huzuru, kıskançlığı, nefreti… Uzakta olan her şey olanın dışında kendimizce hayal ettiğimiz bir…
Benelüks’ün Lüks’ü
Benelüks gezisi kapsamında üç kez gitme imkânı bulduğum Lüksemburg; dünyada şu anda bağımsız olarak varlığını sürdüren ve dükalık sistemiyle yönetilen tek devlet. 2586 km2 yüzölçümü ve 442.972 nufusuyla Kuzeybatı Avrupa’da yeralan, Fransa, Almanya, Belçika ile komşu, denize kıyısı olmayan küçük bir ülke. Avrupa Birliği’ne de…
Küba Günlüğü
20 Mart 2010 Cumartesi Havana Uzun bir uçak yolculuğunun ardından Havana’ya indiğimizde hava kararmıştı. İlk şaşkınlığımı havaalanında görevlilerin kapalı alanda sigara içtiklerini gördüğümde yaşadım. Küba dumansever bir ülke, dönüşte uçağa binmek üzere beklerken yolcular da sigara içiyordu, yerdeki izmaritlere bakılırsa bu konuda ilk değillerdi. Bavulları…
Yeniden ‘Ölümsüz’ Tanrıların Topraklarında
“Saklı Tarihin İzinde” turlarıyla yaptığımız ilk geziyi “Ölümsüz Tanrıların Topraklarında” yazımda sizlerle paylaşmıştım. Nitekim o yazıya gelen yoğun ilgi ve tur sonrası yaşadığımız ruhani durumlar nedeniyle, Mısır’ı ikinci kez görmek farz olmuştu. İlk turdan sonra açıkçası oradan dönememiştim ben. Ruhumun bir parçası halen Büyük Piramit’teki…
Floransa’da Rönesansı Solumak…
Floransa’yailk kez 2005 senesinde canım annem ve üç hanım arkadaşla Padova’dan Palermo’ya uzanan, kendimiz organize ettiğimiz gezi sayesinde gitmiş, üç gün kaldığımız bu sonderece tarihi ve çekici şehre doyamamıştık. 2010 Nisan ayında tur götürerek iki defa daha gitmek nasip olunca, İtalya’nın belli başlı şehirleri arasında…
Vatikan’ın Kibirli Kubbeleri!
İtalya gezisi sırasında Roma’ya uğramamak, Roma’ya uğramışken Vatikan’ı görmemek olmazmış… Biz de kendimizi sabahın ilk ışıklarıyla indiğimiz şehirde uyku sersemi biçimde Vatikan’ın güvenlik kontrollü kapılarına doğru ilerlerken bulduk. Devasa meydanda uykulu gözlerimize ilk çarpanlardan biri İsa’nın mağaradaki doğumunun tasvir edildiği sahnenin hemen berisindeki dev billboarddaki…
‘Ölümsüz’ Tanrıların Topraklarında…
Çocukluğumdan beri görmenin hayalini kurduğum topraklara uçaktan bakarken kendimi bir masalın içinde gibi hissediyordum. Hani ilklerin hep özel olmasını ister ya insan, benim için bundan daha özel ne olabilirdi ki? Hayatımda ilk defa uçağa biniyor ve ilk kez bir yabancı ülkeye, hem de Mısır’a gidiyordum……
Disneyworld
Yer: Orlando-Florida, Disney World… Eş durumundan Amerika’dayım ve Orlando’da yapacak daha iyi bir şey olmadığı için ve tabii çocukluk hayallerimi gerçekleştirmek adına, ‘Walt Disney World’e (nam-ı diğer Disneyland) doğru yola çıkıyorum. Arabada, bozuk navigatörün direktifleriyle yolu bulmaya çalışırken aklıma hemen Baudrillard ve onun Disney World…
Efsanevi Gümüşlük
Bodrum yarımadasının en batı ucundan dünyaya bakan Gümüşlük; antik adıyla Myndos sakin tatil severleri olduğu kadar ruhsal aydınlanma yolundaki ziyaretçilerini de bir başka memnun ediyor. Nedeni perdeli bir efsane… Biz de bu pek dile getirilmeyen efsanenin kapısını araladık, içeri girip bakması sizden. “… Akillarını hep…
Hindistan’da Geleneksel Bir Düğün
26 Ekim 2005 akşamı Gezginler Kulübü üyeleri için yapılan 2005 yılı En İyi Belgesel Oskarını almış ‘Kalküta Çocukları’ adlı filmin özel gösteriminde, bazı sahneler; bana 1991 senesinde gittiğim ve ondokuz gün kaldığım Hindistan seyahatini anımsattı. Bu filmin konusu aslında tam manasıyla bir insanlık dramı. Şayet…
Silifke’nin Yoğurdu
Tatili münasebetiyle Mersin’deyim ve size 1. Bölümde bahsettiğim o nimetlerden misli misli nasiplenme şansına eriştim. Hele Ciğerci Apo’nun yanında yıllardır çalışan Ramazan Abi’nin bize kıyak geçip donattığı bir sofra vardı ki valla diğer masalardan utandık. Soğan salataları, ezme salata, koca bir taba kıyılmış limonlanmış sumaklı…
Ağrı Dağı’nda Var Bir Zirve
Her adımda aşılmaz bir duvar gibi duran kayalarla kaplı o görkemli dağa tırmanırken dilime dolanan eski bir türkü işte böyle başlıyordu. Ünlü gezgin Marco Polo’nun notlarında asla zirvesine çıkılamayacak dediği Ağrı Dağı’ndan bahsediyorum elbette. Kafkaslardakini saymazsak Avrupa ve Türkiye’nin 5137 m. ile en yüksek dağını…
Rusya’dan Sevgilerle…
Rusya’ya gitmek için 2003 senesi Temmuz ayını seçmemiz bir tesadüf değildi. O sene St. Petersburg’un diğer adıyla Leningrad’ın 300. kuruluş yıldönümüydü. Temmuz ayı ise ‘Beyaz geceler’ için en uygun dönemdi. O sıralar program yaptığım radyodan iki hafta iznim vardı. Ablama, “izne çıktığım andan itibaren hiç…
İskoçya’ya Giderken
Bir trenin içindesin; soğuk bir İngiltere gününden seni alıp en sevdiklerinden biriyle –yani annenle- İskoçya’ya götürüyor. Nasıl heyecanla gitmiştin tren garına… Öyle yalnızdın ki o günlerde, annen gelince onu dünyanın en mutlu insanı yapmak istiyor, yalnızlığının içindeki güzel şeyleri tek tek ona göstermek istiyordun. Açık…
Bir Başkadır Benim Mersin’im
Ben 18 Kasım 1976 tarihinde Mersin’de Akdeniz Hastanesi’nde doğmuşum. Annemi doğurtan doktor, annem doğum sancıları içinde bağırırken “Civciv çıkacak kuş çıkacak” diye şarkı söylüyormuş benim doğumum sırasında. Zaten Dünya’ya böyle bir doktorun yardımıyla gelen adamın da hali ortada… Dünya’da o kadar ülke, o ülkelerde o…