Kavramlar, olguları tanımlamak için zihnimiz tarafından yaratılmış olan kurgulardır. Örneğin, bir olgu olarak var olan SU için kafamızda bir kurgu, yani SU sözcüğü vardır. SU sözcüğü, SU’yu tanımlamak için kullandığımız zihinsel bir kurgudur.
İnsanın belki de en büyük yanılgısı bir zihinsel kurgu olarak var olan kavramın, o kavramın işaret etme gayretinde olduğu şeyi eksiksiz olarak tanımlayabildiğine inanmasıdır. Başka kelimelerle ifade edersek insan, SU sözcüğünün SU’yu eksiksiz ve tam olarak tanımladığını sanır. Bu sanrı, zihnimizde beliriveren her düşünceyi gerçeğin HAKİKİ tanımı sanmamız yanılsaması yaşamamıza neden olur. İnsanlar bir yandan düşüncelerinin gerçek şeyleri, gerçek tehlikeleri, gerçek nitelikleri, genel anlamda gerçeği ifade ettiğine inanırken, bununla da yetinmez, kalbime sordum, kalbime doğdu, bana öyle geldi ki, gönlüme düştü ki, sezgilerim bana diyor ki gibi laflarla HAKİKAT üzerine kıyama girişir. HAKİKAT katilleri böyle yaratılır. Bunlar, tam anlamıyla kuzu kılığındaki kurtturlar. Daha da acısı kendilerini kuzu sanırlar.
İnsan, sözcüğün HAKİKATİ eksiksiz tanımladığını sanır; ama SU sözcüğünü tekrarladığında susuzluğunun geçmediğini bir türlü anlayamaz.