Geçen sayımızda Tarot’u kısaca anlatmış ve bu sayıdan itibaren kartları tanıtacağımız söylemiştik. Böylece 39 aylık konuyu da garantiye almış olduk.

 

Bu arada meraklıları için hemen söyleyelim, burada kartları teker teker sembolizmleri ile değerlendireceğiz ve açılım yapmak isteyenlere ipuçları vereceğiz. Buradaki açıklamalar en yalın halleri ile olacak (Kaballah vs. olmayacak). Her şeye rağmen çok daha detay isteyen okurlarımız mail yolu ile talepte bulunabilirler.

 

İlk bakacağımız kart 0 numaralı kart olan “Deli”.

 

Bu kart, Sıfır no’lu kart olarak aslında başlangıcı temsil etmektedir. Bu kartta daha inisiyasyona başlamamış, kendi içindeki Tanrısallığın farkında olmayan kişidir bir bakıma. Ancak Deli yolculuğa başlamıştır, bu yolculuk inisiyasyonu ya da kendi içinde yapacağı yolculuğu temsil etmektedir.

 

Çeşitli destelerde bu kartın sembolizmine bakarsak, Marsilya destesinde, heybesini sırtına almış giden bir figürü görürüz. Arkasındaki köpek sanki yolundan alıkoyar gibidir.  Hatta pantolonunu bile parçalamıştır. Bu, erginlenme yolunda olan kişiyi alıkoyan geçmişe ait tutkular, maddeye olan bağımlılıklar gibi engellerin sembolleşmiş halidir. Marsilya destesinde bu hayvanın köpek kadar kediye ya da aynı familyadan bir hayvana benzediği de söylenebilir. O zaman daha başka bir sembolizm ortaya çıkmaktadır. Bilindiği üzere dişiliğin ve bilinçaltının sembollerinden biri olan kedi burada inisiyasyon yolundaki kişinin kontrol altına alınmamış bilinçaltı tarafından engellenmesini de belirtmektedir.

 

Rider-Waite destesinde ise resim daha farklıdır. Golden Dawn ekolü bu kartı saflığın simgesi olarak gördüğü için Marsilya destesindeki orta yaşlı kişinin yerini bir genç almıştır. Burada yola çıkan kişi elinde erginlenmenin sembolü olan çiçek tutmaktadır. Ancak yukarılara bakarken ayağının altındaki uçurumu görmemektedir. Bu ise kişiyi önce bulunduğu duruma bakması , daha sonra ileriyi düşünmesi konusunda düşündürtmektedir. Köpek ise burada uçurum için uyarmaktadır. Waite ise , resimdeki figürün “sanki onu melekler tutacakmış gibi ilerlediğini” söyler.

 

İskambil oyunlarında ise 0 değerli bu kart zamanla Joker’e dönüşmüştür. Bakım yapanlar için bu kart genelde yeni başlangıçların öncesindeki kararsızlıkları  ya da farkına varılmadan olacak başlangıçları temsil eder.

 

Burada bu kartı tek başına yorumlamadan önce etrafındaki kartlarla da değerlendirmek gerekecektir. Örneğin kupa ile beraber olduğunda farkına varılmayan yeni bir ilişki başlangıcı ya da farkına varılmayan bir duyguya yorabiliriz. Aynı şekilde para/pentakl söz konusu olduğunda farkına varılmayan fırsatlarla ilgili bir yorum geçerli olur.

 

Tabii ki her kartla birlikte farklı anlam kazanacağı için ve bütün bu kombinasyonları burada yorumlayamayacağımız için temel bilgi ile içinize güvenmekte fayda var.

 

 

1 – Büyücü/Majisyen

 

Bu kart , yolculuğa başlandığının göstergesidir. Zaten 1 no’lu kart olması da bunun göstergesidir.

 

Büyücülük tarihin ilk dönemlerinden beri varolmuştur. Büyücü , kendi içindeki güçlerle, yeteneklerle bir şeylere hükmedebilmektedir. İşte yolculuğa çıkarken, kişinin kendinde ne gibi  yeteneklerin varolduğunun bilmesi gerekmektedir.

 

Bu kart  için farklı resimler vardır. En eski destelerden biri olan Marsilya destesinde,  bir masa başında eşyaları ile gözükmektedir. Aslında Fransızca adı Bateleur olan bu kart sözlük anlamı ile, cambaz, hokkabaz anlamına gelmektedir. Ancak kart dikkatle bakıldığında bir hazırlığı canlandırmaktadır. Bu hazırlık ise başlayacak olan inisiyatik yolculuğu ve o süreçte yapacaklarının hazırlığıdır.

 

Rider-Waite destesinde ise büyücü yine masasının başındadır. Ancak bu kez masada Arcana Minor’un dört işareti olan Kupa,Kılıç,Tılsım ve Değnek durmaktadır. Dört elementi de ifade eden bu işaretler  yapılacak olan işin bütününü gösterdiğinden önemlidir.

 

Waite, bu kart için yaptığı açıklamada büyücünün başında duran sonsuzluk sembolü olan işaretinin hem Kutsal Ruh’u hem de 8 ile ilişkisini belirtmektedir. Bu işaret Marsilya destesinde Büyücünün şapkasının şekli ile verilmiştir.  Aynı şekilde belindeki sarılmış yılan da kuyruğunu ısırmakta ve sonsuzluğu temsil etmektedir. Büyücünün sağ elinde bir değnek yer almakta olup göğe uzanmıştır. Sol eliyle ise de büyücü yeri göstermektedir. Bu gökten gelen ihsanı da göstermektedir.  Waite’e göre bu kart insanın içindeki Tanrıyı da göstermektedir. Bu ise evrensel birliğin bir görünümüdür.

 

Aslında Waite bu ve diğer kartları kendi çizdirmiş olsa da bu kartların sembolizmi Waite’i de aşacak durumdadır. O yüzden bu kart eski geleneğe bağlı olarak inisiyasyona başlayacak aday olarak da yorumlanabilir; aday burada kendi içindeki tanrısal töze erişmeye çalışmakta olup ruhun sonsuzluğuna ulaşacak yoldadır. Ayrıca pozitif olanı alıp , negatif olanı yere vermektedir. Çiçekler de alacağı derecelerdir.

 

Bu kart Tarot’ta yeni ve doğru başlangıçları, kişinin farkındalığını ve doğru yolda olduğunu göstermektedir. Bundan sonra gelecek kartlarla kişinin yolunda devam etmesine ya da yoldan çıkabileceğine dikkat çekilir.

 

Bu kartla birlikte eldekileri iyi değerlendirmek ve dönüşümü sağlamak da düşünülebilir.

Erhan Altunay