Bazen gökyüzüne kaldırır başımı dua ederim gülümseyerek,
Lacivert gecenin güzelliğine kelimelerimle eşlik ederek,
Kendimi çok küçük hissederim yıldızların altında,
Dualarım büyümek içindir hep önemli olan dilemekse…

Dilerim büyüyüp yıldızlara erişebilmek,
Onlara dokunup ışıklarını insanlara iletebilmek,
Lacivert geceyi aydınlatan mum alevi gibi,
Işıldatsın ruhları ışıkları rüzgardan titreyerek.

Sonra bir müzik yankılanır kulağımda,
Kulağım bu müzik için sanırım biraz az kalmakta,
Kalbim duyar onu her çarpışında,
“Bizler yalnız değiliz” der ondan gelen her kelime.

Kalbim şaşkınlıkla çarpar bu sözleri hissederken,
Gözlerim denizde oynaşan ayışığında yıkanırken,
Denizin meltemi okşar tenimi sanki sevgilinin eli gibi,
Geceyle dans ediyorum sanki yıldızlara elele tutuşurken.

Başımın etrafında buluştu ay, deniz yıldızlar
Tek başınayım ama yalnız değilim şahit buna dalgalar,
Gülümsedik birbirimize kollarımızı birbirimize dolarken,
O an şükrettim Dünya’ya geldiğime evrenle dansederken.

Zordu belki ilk seferinde gelmek bu yaşlı gezegene,
Kopacaktım o kaynaktan gelecektim bir bedene,
Sonsuz gücün kendisiyken her halimle,
Olacaktım unutmuş, ürkek, zayıf bir tane

Alıştım sonra buralara, defalarca geldim gittim
Her gelip gidişimde bir sürü şeyi denedim öğrendim
Kendimi gelişmiş sayıyordum her seferde,
İyice gelişince tanrıma erecektim.

Ben zayıftım çünkü o güçlü her halde,
Tanrılık olamazdı ki bu gariban bedende,
Değersizdim ben bir toz gibi bu koca evrende,
Korkuyordum titreyerek silahlarım elimde.

Defalarca gelip gittikten sonra geldim en son bu bedene,
Taşımıştım binlerce bilgiyi bu yaşamıma benimle,
Zamanı gelince açılıp saçıldı ruhum, öğrendim tanrı içimde
Olmam gerekiyordu içimdeki ben, çabaladım delice

Oldum oldum diye dolaştım defalarca sonradan kafamı çarparken,
Yaralandım işte çözüm bu diye anlamadığım bilgileri başkalarına satarken,
Çırpındım bilgilere inanmayıp başkalarının onayını ararken,
Birgün dank etti kafama aradığım oturup ağlarken.

Ben olmaya çalıştığımın kendisiydim zaten sonsuzdan sonsuza kadar,
Gelmiştim dünyaya sadece yaşamak için demişti kaynak sadece tadını çıkar,
Yaşıyordum ben tüm yarattıklarımı hayallerim anında gerçekleşirken,
Ben herzaman Ben’dim zaten, ben olacam diye yırtınırken.

Aramayı, çabalamayı, milletin gözüne sokmayı bıraktım sonra artık vardı sadece yaşam,
Sevgi kadar kızgınlık, gülümsemek kadar öfke, aydınlık kadar karanlıktır benim şimdiki doğam,
Tüm bu duyguları bendim hep OLAN’da yaratan,
Kendimi kabul edince olanıyla olduğu gibi müzik başladı arkadan.

Gözlerimi kapattım kollarımda geceyle dans ederken sessizce,
Dokunurken evren bana, okşarken yüzümü öpücükle
Yaşıyordum artık amacımı, amacım dans etmekti o an özgürce
Her AN’ın tek amacı vardı artık benim için, yaşamak delice.

Müzik uzaklaştı hafif hafif denizin üzerinden çekilerek,
Yıldızlar el salladılar bana gökyüzünden ışıklarını saçarak,
Meltem hafiften bir öpücük kondurdu yanağıma dağa doğru eserek,
Gözlerimi açtım lacivert gecenin kollarında mutluluktan ağlayarak.

Geceyle dansım yerini bırakmıştı yerini evreni dinlemeye ruhumla,
O an, her an, olacak her an artık benimdi asla yalnız olmayan varlığımla,
Birden laciverti ne kadar sevdiğimi farkettim bunları yazarken,
Lacivert evrenin ruhuma armağanı, benim rengim kaynağımda.

Son satırlarımı gözlerine dokunarak yazmak istiyorum ey sevgili sen,
Ayrı da değilmiş, yalnz da değilmişiz harbiden,
Bırak artık kasmayı bu kadar kendini, hadi sen de dans et bu geceden,
Bu gece hatırlatacak seni sana, bileceksin kimsin yeniden…