Sizi Cennet Bahçelerime davet etmek istiyorum, sevgili BİZ’ler,
Çağrıya uyup buralarda hep beraber yaşayacağımız SİZ’ler,
Bakın size cennet bahçelerini anlatayım SİZ’e,
Gelin sizler de katılın, alemlerdeki BİZ’e.
Cennetin bir kapısı vardır, adı DENİZ,
Sanmayasınız ki tek giriştir o cennete,
Herkes kendi adını koyabilir o girişe,
Çünkü ne kadar insan varsa o kadar girişte vardır,
Sanmayasınız ki tek seçenek DENİZ’de… 🙂
En güzel ağacın adıdır ŞENİZ,
Aslında sonsuz sayıda var cennette,
Ama sonsuz sayıda olsa bile ŞENİZ,
Onları özel kılan kalbimizdeki yeriniz,
Hepiniz çok ama çok değerlisiniz,
Sonsuzluk ürkütmesin sizi; biz, sizi biliriz.
En güzel köşkün adı NİRVANA,
Literatürden değil, örnek olarak veriyom sana,
Derler ki birgün ulaşırsan ona,
Yaşayacaksın cenneti dünyada,
Ama ben derim ki size,
Yaşadığınız heryerdedir o, heryerde,
İsmine ne derseniz deyin,
Ona ulaşmak için çabayı bırakıp, sadece farkedin.. 🙂
Cennetin en güzel varlığıdır OSMAN,
Şöyle palabıyıklı, göğüsü kıllı, sıkılınca nara atan,
Hatta meleklere bile sarkan bir insan,
Olur mu öyle şey demeyin,
Cennetin Bahçelerinde herkesin yeri çok derin…
Kısaca anlatmak istedim SANA,
Aslında tüm alemler cennettir sana BANA,
Cennetten kovulduğunuzu düşündüğünüz anda,
Sadece ara verdiniz, tadını çıkartmak için o AN’a.
O An, öyle bir An ki, bir AN göreceksiniz,
Aslında aradığınızın içinde yaşıyoruz;
SEN, BEN, HEPİMİZ…