Sigara, dünyanın birçok ülkesinde giderek daha sıkı denetim altına alınıyor İngiltere, sokakta bile sigara içilmesine izin vermeyen ülkeler arasında. Sigara içenler, gelişmiş ülkelerin tümünde, ikinci vatandaş demesek de, saygın bir konumda bulunmuyor. Sigara bir uyuşturucudur deniyor, ille de içmek istiyorsan iç ama herkesin içinde içemezsin! Sana ayırdığımız şu yerde iç. O yer çoğu zaman kötü bir yer oluyor. Konuyu dağıtmadan ülkemizdeki duruma geçmek istiyorum. Bir zamanlar, kimse sigara yasağını aklına bile getirmiyordu. Otobüslerde, sinema salonlarında; aklınıza toplu kullanılan ne kadar yer varsa getirin, hepsinde fosur fosur içiliyordu. Yasak konusu gündeme geldiğinde: “Tutmaz!” diyenler vardı. Hiç de öyle olmadı. Birçok ortamda sigara yasağı tuttu. Pasif durumdaki içiciler az da olsa nefes almaya başladı.

 

Bugünlerde ülkemizde, sigara yasağının boyutlarını genişletilmesi gerektiği konuşuluyor ama henüz hayata geçen bir şey yok. Ben dikkati özellikle okullarımıza çekmek istiyorum. Öğretmenler arasında da sigara kullanımı oldukça yaygın. Öğretmen kimdir? Öncelikle, öğrenci için en etkili modeldir. Çocuk ve genç benzemek istediği birini kendine model olarak seçer. Bu model aileden biri olabilir, dizi karakteri olabilir,çoğunlukla da öğretmenler olur. Özellikle de ilkokulda. Ne olmak istiyorsun diye çocuklarımıza sorduğumuzda genelde şu cevabı alırız: “Öğretmen olmak istiyorum.” O öğretmen sigara içen bir modelse, çocuk da ilerde mutlaka sigara içecektir. Büyükler sigara içer çünkü. Baba içer, anne içer, dayı, amca içer. Herkes sigara içer. Sigara içmeyen büyüyemez. Zamanla büyümek eşittir; sigara içmek olur.

Ülkemizdeki sigara yasağı, kamu kurum ve kuruluşlarında sigarayı tamamen yasaklamıyor. Yasa diyor ki; (sanırım on kişinin bulunduğu yerde) sigara içenler için ayrı bir yer gösterilir. Kapının üstüne yazarlar:SİGARA ODASI. Diğer kamu kuruluşlarını bir tarafa bırakıyorum. Okullarda da hep görürüz bu sigara odası denilen yeri.

Bu odaya öğretmenler girip çıkar. Öğrenciler bunu görür. Çok sevdiğiniz bir matematik öğretmeni var diyelim. O öğretmeninizi sigara içerken görürsünüz. Sigara paketlerinin üzerindeki “SİGARA ÖLDÜRÜR” yazı hiçbir işe yaramaz. Öğretmenler o yazıyı okumuyor mu? Elbette okuyorlar. Sigara içmeye devam ettiklerine göre, bir bildikleri var.

 

Ben psikolojik danışma ve rehberlik bölümü mezunuyum. Faruk Verimer İlköğretim Okulu’nda rehber öğretmen olarak görev yapıyorum. Aynı okulda bir yıl kadar da idareci olarak görevlendirildim. İdareciliğim sırasında okul müdürümüzle, aramızdaki en ciddi tartışma konusu sigara oldu. Ben şöyle diyordum; daha doğrusu iki öneri getiriyordum;

Birinci önerim:

Öğretmenler odasıyla iç içe olan sigara odasını iptal etmek. Sigara odası dediğim yer, cam bir bölmeyle odanın diğer bölümünden ayrılıyor. Bu da öğretmenler odasının görünümünü bozuyor. Öğretmenler odasına giren bir öğrenci camin gerisinde kimlerin sigara içtiğini rahatlıkla görebiliyor. Cam bölmenin kapısı her zaman kapatılmıyor. Bu da diğer bölümdeki sigara içmeyenleri doğrudan etkiliyor.

Bu nedenle müdür beye şunu öneriyordum: “Bir kat aşağıda hizmetli odası var. Sigara içecek öğretmenler orayı kullansın. Böylece yasaya karşı gelmemiş oluyoruz.”

Müdür bey diretiyor: “Olmaz, orası uygun değil!” diyor.

“Nasıl uygun değil?” diye soruyorum.

Öğretmene verilecek olan sigara odası, öğretmene yakışır bir oda olmalıymış. Hizmetli odası, öğretmenler odası standardını taşımıyormuş.

“Peki,” diyorum, “şu anki durum, öğretmenler odasının bölünmüşlüğü, sigara içilen cam bölmeyle ayrılan yerin daracık oluşu, standartlara uygun mudur?”

Yasa tanımamakla, kafama göre davranmakla suçlanıyorum.

İkinci önerimse şu:

“Öğretmenlerden oluşan Okul Geliştirme ve Yönetim Ekibi olarak karar alalım, diyelim ki, bundan sonra okulda sigara içmeyeceğiz!”

Sigara içen arkadaşlar bile bu duruma sıcak bakıyor. Çoğu sosyal içici çünkü… Bir kısmı yalnızca okula gelince sigara içiyor. Sosyal içicileri çıkarınca sigara içenlerin sayısı da azalıyor. Toplam 17 öğretmeniz zaten. Ağır tiryaki diyebileceğim kimse yok.

Müdür bey, buna da itiraz ediyor:

“Böyle bir karar alamayız!” diyor.

“Niye alamayız?” diye soruyorum.

Yasa varmış. Yasa emrediyormuş. Okul yöneticisi sigara içenleri de düşünmeliymiş.

Birinci önerimi kabul ettiremedim. İkinci önerimin kabul edilme şansı zaten yoktu. Yine de ısrarla şunu söylemeye devam ettim:

“Bazı özel okullar var. Özel okulu idare edenler diyor ki, okulumuzda sigara içilmeyecek, yasaklıyoruz. Sigara odası yok!”

Hatta ve hatta kimi özel okul yöneticileri neredeyse sigara içen öğretmeni işe bile almayacak. Bunu yapanlar da var sanıyorum.

Müdür beye, bu örnekten hareketle şunu soruyorum:

“Bu yasalar, yalnızca devlet okullarını mı ilgilendiriyor? Bu özel okullar MEB’na bağlı değil mi? Onlar nasıl bunu yapıyor da biz yapamıyoruz?”

Müdür Bey, Nuh diyor peygamber demiyor. Bu gün iyi arkadaşlar; idareyle sorunu olmayan öğretmenler okulda görev yapıyormuş. Yarın sigara tiryakisi olan biri gelir bizi milli eğitim müdürlüğüne şikâyet edermiş. Yasaya karşı gelmek suçundan ceza alırmışız.

Bakanlık yetkililerine soruyorum: Gerçekten ceza alır mıyız? Bunun için cezalandırılacaksam cezalandırılayım diyorum.

Müdüre şunları söylüyorum:

“Bir gün bir müfettiş okulumuza gelecek ve soracak, sen, şu öğretmenin sigara içme hakkını engelliyormuşsun doğru mu?”

Böyle bir soruyla gelen birini düşündüğümde, o kişiye acıyorum. Sigara içmek bir haksa bile bu hak okulda kullanılamaz. Git evinde iç sigaranı. Öğretmen olarak, bir eğitim yöneticisi olarak öğrencilerimi en iyi şekilde yetiştirmekle görevliyim. Öğretmenler olarak çocuklara iyi örnek olmak istiyoruz. Bu yüzden hep birlikte sigara içmeme kararı aldık. Kim hatalı görebilir ki böyle bir savunmayı?

Üstelik öğretmenler, okullarında bütün günlerini geçirmiyorlar. Dört beş saat sigara içmemek hiçbir öğretmeni öldürmez. Ramazan aylarında görüyoruz. Sigara içen birçok öğretmen iftar saatine kadar sigarasız durabiliyor. Öğrencilerimizin, gençlerimizin hayatı için, geleceğimiz için, beş altı saat okullarımızda sigara içmesek fena mı olur? Bundan daha büyük bir ibadet düşünebiliyor musunuz? Aynı soruyu yetkili birine sormak istiyorum. Ne kadar bilgili olursak o kadar cesur davranabiliriz çünkü…

Sayın Bakanım, bir okul müdürü, okulunda sigara içilmemesi yönünde bir karar alırsa soruşturma geçirir mi? Bu kararın öğretmenlerle, OGYE dediğimiz ekiple birlikte alındığını var sayıyorum.

Benim cevabım: Bakanlık böyle bir soruşturma konusuyla uğraşmaz. Doğru mudur?

Bir de şöyle bir hayal kuruyorum: Birçok ilde okul müdürleri, okullarında sigara içilmesine izin vermese… Sigara içen öğretmenler ne yapacaklar o zaman?

Sendikaları arkalarına alıp: “Sigara içmek hakkımız, söke söke alırız!” diye mi bağıracaklar? Bağırdıklarını varsayalım. Toplum bile onları mahkûm eder, sigara içen içmeyen herkes kızar.

Sigaraya karşı mücadele eden müdürler, soruşturma konusu yapılır mı?

Yasa bir tarafta dursa da bütün eğitimciler, bu müdürlerin, öğretmenlerin bu davranışını beğeniyle karşılar. Türkiye’nin umut vadeden bir ülke olduğu bir kez daha kanıtlanır.

Son söz olarak, bütün okul müdürlerine şunu öneriyorum: Sigaraya karşı mücadele etmekten çekinmeyin. Öğretmenler olarak, yasadan önce sigarayı siz okullara sokmayın. Kimse bunun için sizi soruşturamaz. Soruşturanlar utanç içinde kalır. Sizler yücelirsiniz. Medya arkanızda olacaktır. Bütün toplum arkanızda olacaktır. Sigara içeniyle içmeyeniyle bütün toplum… Sigara içen hangi baba, oğlum da büyüyünce sigara içsin diyor?

Bizler üzerimize düşen öğretmenliği yapmadığımız sürece toplum gelişmeyecektir. Yasalar konur ama ölümsüz değillerdir, onları insanlar değiştirir. İnsanlar, hele de öğretmenler susarsa, birileri her şeyin yolunda gittiğini sanır.

Konuk Yazar