Günlük hayatla ilgili yaptığım gözlemlerde şunu fark ettim; pek çok insanın pek çok konuda sıfırdan başlaması gerekiyor. Yani kaç yaşında olursa olsun, o zaman kadar her ne deneyim yaşadı ve bunu her ne biçimde değerlendirdiyse, bütün hepsini bir kenara bırakmalı.

 

Bunda üzülecek bir şey de yok ayrıca. Olabilir, bazen yanlış bir hayat yaşamış durumda bulabiliriz kendimizi. İşte bu durumda, her şeyi başa sarmak sonra hızla ileri sarmak yani herkonunun üzerinden geçip doğruya ulaşmamız gerekiyor.

 

Aşağıda, “Durum” ve “Önerilen Davranış Biçimi -ÖDB-” ile ilgili örnekler var. Dikkat edin, burada yazılanlar tamamen yazarın kendi görüşleridir. Hayatınıza uyguladığınız takdirde elde edeceğiniz olumsuz sonuçlarla ilgili olarak yazar hiçbir sorumluluk kabul etmemektedir, bu da böyle bilinsin.

 

Durum: İşsiz kalınmıştır, başvurulara cevap gelmiyordur, durum gittikçe sakata binmektedir..

 

ÖDB:İşe burun kıvırma davranışına bir son verilir. İş beğenmemek kavramı bir süre için rafa kaldırılır. O zamana kadar, hayatta yapmam ben bu işi dediğiniz işlere başvurulur.

 

Durum: Aylardır peşinden koştuğunuz kız size yüz vermiyordur. Ancak size git de demiyordur. Bir bakıma sizin ona yüklediğiniz sanal değerle tatmin olmaktadır.

 

ÖDB: Bir gün aniden ilgi göstermeyi bırakırsınız. Yanınızdan geçerken yüzüne bile bakmazsınız. Kendinize güveninizin tam olduğunu gösterir şekilde davranırsınız. Hatta mümkünse onun peşindeki diğer kişileri de aynı biçimde davranmaya ikna edersiniz… Ha, kız ortalamanın çok üzerindeyse bu taktik hiçbir işe yaramaz, bir bardak soğuk su içersiniz…

 

Durum: Hayatınızın fırsatını yakalamışsınızdır, ama içinizdeki genetik psikopatlık size o fırsatın kaçırmanız için gereken bütün saçma hareketleri yaptırmaya çalışır.

 

ÖDB: Fırsatı yaratan kişi ile kendinizi yan yana koyun, ben kimim dedikten sonra, fırsata dört elle sarılın. O fırsatın bir daha gelmeyeceğine emin olabilirsiniz. Unutmayın, Allahın adaleti herkese fırsat tanır, o fırsatı göremeyenler bizleriz.

 

Durum: Çok sevdiğiniz bir ortamdasınız ama ortamı oluşturan konu hakkında bilginiz sıfır.

 

ÖDB: Boşuna biliyormuş gibi yapmayın, çok belli oluyor. Konu hakkında bilgisi olmayan ama öğrenmeye istekli biri olun.

 

Durum: Evlisiniz ve evlilikten sıkılmışsınız. Hatta çocuğunuz da var ve heyecan arıyorsunuz..

 

ÖDB: Sakın dışarıda macera aramaya kalkmayın… Elinizdekinden de olursunuz… Hele bir de ekonomik durumunuz kötüyse, o yaşadığınız heyecanı sonra beşle çarpıp size yedirirler…

 

Durum: Gazete genel yayın yönetmenisiniz, eskiden çok özendiğiniz bu işin aslında çok sıkıcı olduğunu fark ettiniz…

 

ÖDB: Durun, hemen intiharı aklınızdan çıkarın. Bunun yerine sıradan insanları tanımaya çalışın. Onlara yakınlaşın, merak etmeyin naif sıcaklıklarıyla sizi saracak ve karşı koymazsanız benliğinizin arınmasına aracı olacaklardır. Mesela, bir gün gazetede çayları siz dağıtın, bir
başka gün şoförlük yapın vs…

 

Durum: Bilinçsiz bir insansınız, bir de canınız sıkılıyor. Dünyayatül bir perdenin ardından bakıyorsunuz, anlamıyorsunuz, hiçbir şeyi anlamıyorsunuz.

 

ÖDB:Kendinize sıcak bir çay koyun, geçin şöyle oturun, rahatınıza bakın…

 

Durum: Durmadan düşünüyorsunuz, yıldızları, galaksiyi, evrenin nasıl oluştuğunu… Evren de kesmiyor sizi, paralel evrenleri düşünmeye başlıyorsunuz…

 

ÖDB: Sen de kendine sıcak bir çay koy, diğerinin yanına geç…

 

Durum: Cep telefonu sizin için en önemli eğlence aracı, otobüste, uçakta, trende… Arkadaşınıza sıkıntıdan naber demek uğruna yüz elli kişinin hayatını tehlikeye atmaktan çekinmeyecek kadar akıldan izandan yoksunsunuz..

 

ÖDB: Siz lütfen 101.nolu odaya geçiniz… Biraz bekleyin, insanları sevmeyi son derece insancıl yöntemlerle öğreneceksiniz..

 

Durum: Çirkin bir erkeksiniz, arzu ettiğiniz kız vegenelde de kızların tamamı size yüz vermiyor…

 

ÖDB: Kendinizi keremcemin imza gününde, keremcemin yerine koyun ve sonsuz mutluluğa erişin…

 

Durum:101.No’lu odanın ne olduğunu bilmiyorsunuz..

 

ÖDB: İlkokuldan başlayın, doğru yolu bulana kadar ilkokulu tekrar edin…

 

Durum: Keremcemin imza günü hakkında bilgi sahibi değilsiniz…

 

ÖDB: Terminatör 2: Judgement Day’i izleyin… Ferahlayın…

 

Durum: Sizin yapmak istediğiniz şeyi yapmış yada yapmak üzere büyük yol kat etmiş birisi ile karşılaştınız, feci halde kıskanıyorsunuz…

 

ÖDB: Eğer amacınız sadece tatminse, ona ne kadar başarısız olduğunu söyleyin ve aslında yapmaya çalıştığı şeyin boş olduğunu söyleyin… Sonra eve gidin ve kıskanmaya devam edin…

 

Durum: Roman yazıyorsunuz ama amacınız okunması değil, zaten sizi anlayacak kapasitede insan az bulunur, o kadar yüksek bir insansınız ki, sıradan insanlar kim sizin yazdıklarınızı anlamak kim…

 

ÖDB: Size kimse bir şey yapamaz, ayak altında dolaşmayın…

 

Durum: Yanlışlıkla müşteriniz olmuş ve size cep telefonunu kaptırmış insanlarıntelefonlarına sürekli mesaj yağdırarak hiçbir zaman başaramayacak olsanız bile onlara bir şey satmaya yada bir şeyin reklamını yapmaya çalışıyorsunuz…

 

ÖDB: Allah cezanızı versin.

Konuk Yazar