Gündelikçiler çıktı meydane,
Hepsi de birbirinden şahane.
Fidan, Nazik, Döndü, Döne,
Mevlam her birine kuvvet vere.

Nice cevval kadınlar bu evden geçti,
Kimisi kapıları bile sildi, kimisi toz almadan gitti.
Kimisinin adını andık nesiller boyu,
Ne temizlerdi o, ne paklardı o deyu.
Kimisi gelir yatardı gün boyu,
Ardından çok söylendik devrilsin diye boyu.

Hatunun piri bir koluyla çekyat, diğeriyle kanapeyi çeker,
Bana mısın demeden yatak odasını düzler.
“Abla bunu da yapim mi?” demeden,
Evi pürüpak, temiz mi temiz, cennet-i mekan eyler.

Gündelikçiler çıktı meydane,
Hepsi de birbirinden şahane.
Fatma, Ayşe, Fincan, Sakine,
Mevlam her birine kuvvet vere.

Ütü yaptım diye erinme,
Pencereye çıktım diye şişinme,
Alt komşu çağrırsa apış,
Üst komşu çağrırsa yapış.
Kaldır şu halıyı, silkele balkondan,
Laf ederse yönetici selam söyle ablandan.
Çıktım gittim ben şimdi işe,
Geldiğimde ev kusursuz olsun, dolsun bana neşe.

Fincaaan Fincaan,
İşte ev,  işte meydan.
Adımız gündelikçi, çekeriz zahmeti,
Kim bilir ki bizdeki kıymeti.
Hepimiz değil miyiz aynı Dünya’nın ümmeti,
Efkarlandım bi sigara tellendirem de,
Sonra girişirim eve gari.

Sitedeki Handan, çok beğenir işimi,
Eline sağlık der, tutuşturur yüz kaymeyi.
Caddedeki Binnur huysuzun teki,
Söylenir durur kalmış halının altında toz, bu neki!
Maşallah laflar boy boy, sen çok süpersin sanki,
Söyleneceğene bana, uğraşsana sümsük kocanla hadi.
Namınızı yedi mahalle biliyor merak etme be,
Mecbur olmasam gitmeyecem de, gidiyoruz kader böyle be.

Hadin diyerek başlayalım bari temizliğe,
Amanın o ne, kalmamış arap sabunu gene.
Her seferinde derim, malzemeler eksiksiz olsun diye,
Ovucusuz, sabunsuz söyleyin napayım ben kire?

Derken bir akşamı daha bulduk, yaptık işte bişiler,
Belim koptucuğ, gelsin artık hakkım olan kaymeler.
Yol parası da demiştim, vermedi gene zilliler,
Ah bir piyango çıksa, kurtaracağım hepten sizi gidiler.

Gündelikçiler çıktı meydane,
Hepsi de birbirinden şahane.
Fidan, Nazik, Döndü, Döne,
Mevlam her birine kuvvet vere.

(Çalışan bir annenin oğlu olarak, bugüne kadar evimize gelip giden tüm gündelikçi kadınların anısına.)

Hasan 'Sonsuz' Çeliktaş

18 Kasım 1976'da Mersin'de doğdu. Toros Koleji'ni bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü'ne girdi. Fakültesini çok sevdiğinden mezuniyeti sonrasında oradan ayrılamadı ve asistan kadrosunda eğitim hayatına devam etti. 2005'te ise İzmir'e yerleşti. 2001 yılında "Sonsuzlukotesi" mail grubunu kurmasıyla başlayan yazarlık hayatı, önce 2002'de sonsuzlukotesi.com'u, daha sonra da 2004'de derKi.com'u kurmasıyla devam etti. Bir yandan da Cosmopolitan, Esquire, Yeni Aktüel, Zodiac, Akşam Brunch gibi dergilerde ve Akşam Gazetesi'nde serbest yazar olarak yazıları yayınlandı. 2011'de ise Anadolu topraklarından doğup Amazon.com'da yayınlanan ilk Türk Spiritüel dergisi "The Wise"ı oluşturdu. Halen yazmaya devam ediyor. Duru Sonsuz ile Özün Dünya'nın babası sıfatıyla onlara rehberlik yapmaya çalışıyor...