Her zaman yaptığını yaparsan, her zaman aldığın sonuçları alırsın…        

Delilik, hep aynı şeyi yapıp farklı sonuçlar beklemektir…

Ondördüncü Dalai Lama Tenzin Gyatso’ya verdiği bir öğreti sonunda sormuşlar:

“Geçmiş yaşamlarımızı nasıl bilebiliriz?”

Dalai Lama yanıt vermiş:

“Şimdiki yaşamınıza, şu anınıza bakın. Bu an, tüm geçmişinizin, geçmiş yaşamlarınızın doğrudan sonucu olarak yaşanıyor.”

İnsanların bu cümlenin işaret ettiği gerçekle yüzleştiği bir sessizlikten sonra bir başkası sormuş:

“Peki ya gelecek hayatlar? Onlarla ilgili nasıl bilgi sahibi olabilirim?”

Duraksamadan yanıt vermiş Dalai Lama:

“Şimdiki yaşamına, şu anına bak. Şu an, bundan sonraki yaşamını, yaşamlarını belirliyorsun.”

Herkesin, belki de sizin de gelen yeni yılla ilgili bir çok umut dolu mesaj gönderdiği şu günlerde,bu soru üzerine biraz düşünmek anlamlı olabilir belki de, ne dersiniz:

“Eylemlerimin hemen hemen hepsini geçmişten getirdiğim inançlarım, şartlanmalarım, alışkanlıklarım, tekrar eden düşüncelerim belirliyorsa, ve aslında her deneyimimi bu inanç, şartlanma ve alışkanlıklarımı daha da derine kazımak üzere kullanıyorsam, tüm bunlar kendi kendilerini gerçekleştiren kehanetlerse eğer, gerçekten nasıl farklı bir gelecek yaratabilirim? Dış koşullara şartlanmaları ile yanıt veren bir otomat, belli düşünce ve inanç kalıplarını geçmişten geleceğe taşıyan bir aktarım mekanizması olmaktan nasıl çıkabilirim? Nasıl farklı bir şey yapabilirim? Nasıl gerçekten özgür iradeye sahip olabilirim? Nasıl 2015’i, 2016, 2017 ve diğer yılları öncekilerden farklı kılabilirim?”

Tüm şartlanmalarım, inançlarım, alışkanlıklarımın ağırlığı bu anımın üstündeyken, nasıl onların dikte ettiğinden farklı bir şey yapabilirim ki?

Bu ağırlıkların ve bu anın tam farkında olarak…

Tercih sandığım şeyin bir tercih olmadığını anladığımda, tam olarak önümde açık duran sınırsız eylem potansiyelinin farkına vardığımda, ve “ben” diye adlandırdığım ve geçmişte, şimdi, ve gelecekte yaptığımı, yapacağımı sandığım tüm tercihleri katı bir şekilde önceden belirleyen tanımların boşluğunu, belli bir kalıcılıkları, elle tutulur bir sabitlikleri olmadığını gördüğümde, ve o tanımların, şartlanmaların sınırlamaları dışına çıkıp sonsuz olasılıklar alanına adım attığımda, işte o zaman, sadece o zaman, şimdi ve burada, yeni, orijinal ve gerçek bir tercihte bulunabilirim…

İşte o zaman gerçekten özgür olabilirim…

Dost Can Deniz