“Aşkla” diye başlayıp, “aşkla” diye biten çok cümleler var bu ara.

Çok saygı ve sevgi duyduğum insanlardan da duyuyorum, onlardan özür dileyerek, yine de yazacağım.

Zaman zaman bir çok farklı etkenle, sarhoş olduğum da doğru, ama aşk sadece sarhoşluktur.
Gereklidir, yaşarken yer çekimi de dahil, dünya sınırları yoktur, ama ayılırken, başınız ağrır.

İki türlü aşk var, birini çok iyi biliyoruz.
Parçadan, parçaya…
En çok insandan insana.
Ama hep şehvet içermez, bazen ebeveyn-çocuk, bazen insan ve hayvan ilişkisi de olabilir, ya da sanat, bilim, spor ya da başka bir çok şey…

Bağımlılıktan keyif alma sarhoşluğudur.
Bir parça, sizi bütünleyebilir zannıyla, o parçayı bütünün kendisi zannetmektir.
Bütünlendiğinizi zannedip, bütünün her parçasına şefkat duymaktır.
Büyüyen bitkilerin sesini duyup, bütün bebekleri o kişiden doğurmak istemektir.
Heyecanı, heyecanlılığı, canlılığı fark etmek, ve bütün hayatiyeti kutsamaktır.

Ama maalesef, bütün sarhoşluklar gibi geçicidir.
Hiç bir parçanın sizi bütünleyemeyeceğini fark etmek için, mitomaniyle abarttığınız o parçanın, daha önce kendinizi kandırarak bakmadığınız, gerçek halini görmek gerekir.
Hayal kırıklığıdır, çalan bütün alarmları duymama pişmanlığıdır, kendinize kızgınlıktır.

Ama dünya deneyiminde yaşayabileceğiniz, en özel, en derin ve en büyük deneyimdir.
Çünkü sizi, ikinci aşka hazırlar.

İkinci tanım, bütünle yaşanan aşktır.
Başta söylenen cümleler daha çok bu çerçeveden bakıyorlar.
Ama bu da bir sarhoşluk, ve bundan ayılırken de başınız ağrır.

“Can”, “canlar”, “canparem” filan, romantik.
Geçici sarhoşluğun, kadeh vurma hitapları.
Bütünle birleşmek çok güzel.
Evet, ama yetmez.

Aşk evlilikleri nasıl bir süre sonra bitiyorsa, aşk arayışı, ya da aşka odaklanan her ilişki de biter.
Bütünle olan aşk da biter.

Çünkü, bütünle bir olmak, aklın da onaylamasını içerir, naif teslimiyetler, geçici sarhoşluğu, kalıcı hale getirme çabasıdır.
Ve naif bir patinajdır.
Çünkü bütün, ve bütünle bir olmak, zihinlerimizin de onayını gerektiren, kollektif bilinç, ve kollektif iradedir.
Aşkta zihin yoktur, ama bütünle bir olmak için zihin de gerekir.

Aşk çok güzel.
İnsanlarla da güzel, parçalarla da güzel, bütünle de güzel.
Mükemmel bir eğitim.
Ama geçici, ve aslında, sadece bu yüzden güzel.

Aşkı da aşmakta buluşalım…

Ali Korkut Keskiner